Solar Power Avrupa ve LUT Üniversitesi, Avrupa’nın 2050 yılından önce iklim nötr hedeflerine ulaşmasını sağlayacak, yüzde 100 yenilenebilir enerji senaryolarını içeren yeni bir çalışma başlattı.
“Yüzde 100 Yenilenebilir Avrupa: Avrupa’nın enerji sistemini 2050’den önce nasıl iklim nötr hale getiririz?” başlıklı çalışmada kullanılan LUT Enerji Dönüşümü Modeli; elektrik, ısı ve ulaşım sektörlerinden gelen talebi kapsayan entegre bir enerji sistemine uygulanıyor.
Çalışma, Avrupa enerji sisteminde tamamen yenilenebilir enerjinin kullanıldığı, üç farklı enerji dönüşümü yolu sunuyor.
Raporun kilit bulgusu, Avrupa’nın izlemiş olduğu yolun yavaş ilerlemesi nedeni ile hem iklim değişikliği hem de ekonomik açıdan bir yük oluşturduğu. Yüzde 100 yenilenebilir enerji kullanım senaryolarının birim maliyeti düşürdüğünü ifade eden araştırmacılara göre, Avrupa bu senaryolar ile 2050 hedeflerine beklenenden daha hızlı ulaşabilir.
Rapor ile ilgili değerlendirmeler ise şu şekilde:
Lüksemburg Enerji Bakanı Claude Turmes:
“Avrupa İklim Yasası’nın yayımlanmasının ardından, Lüksemburg dâhil altı üye devlet, Komisyon’u 2050 enerji ve iklim projeksiyonlarına yüzde 100 yenilenebilir enerji senaryosunu eklemeye çağırdı.
Solar Power Avrupa ve LUT Üniversitesi’nin çığır açan çalışması, 2050’den bile önce Avrupa’da ekonomik açıdan düşük maliyetli bir iklim tarafsızlığını sağlamak ve Avrupa enerji sistemini daha az bağımlı hale getirmek için yüzde 100 yenilenebilir enerji kullanılmasının faydalarını ana hatlarıyla ortaya koyuyor. Siyasi liderler olarak, genç nesillere onları duyduğumuzu ve iklim değişikliğiyle mücadeleye yardımcı olmak için, mümkün olan en iddialı senaryoları, ciddi bir şekilde değerlendirdiğimizi göstermeliyiz.”
“AB enerji sisteminin yüksek oranda elektrifikasyon ve sektörel entegrasyona ihtiyacı var”
SolarPower Avrupa Başkanı Aristotelis Chantavas:
“Yüzde 100 yenilenebilir enerji sistemi, Avrupa Birliği’nin (AB) 2050’den önce, Paris Anlaşması’nda yer alan 1.5°C hedefine ulaşmasını sağlar. Bu liderlik senaryosu, 2040 yılında sera gazı emisyonlarının düşmesini sağlayacaktır. Ayrıca, önemli sistem verimliliği kazançları yaratacak ve sektörel entegrasyonu kolaylaştıracaktır.
Yüzde 100 yenilenebilir tabanlı bir enerji sistemi elde etmek için elektrifikasyonun çok önemli bir rolü olduğunu vurgulayan bu raporla, gerçek bir Avrupa Yeşil Düzeni’nin nasıl sağlanacağı konusundaki tartışmalara yeni bir bakış açısı katmayı hedefliyoruz.”
“Güneş enerjisi, 2050 yılına kadar AB’nin elektriğinin yüzde 60’ından fazlasını üretecek şekilde ayarlandı”
Solar Power Avrupa Yönetim Danışmanı ve Piyasa İstihbarat Başkanı Michael Schmela:
“Güneş enerjisi, 2050 yılına kadar Avrupa elektriğinin yüzde 60’ından fazlasını üretecek şekilde ayarlandı. Ancak bu, yüzde 100 yenilenebilir ve entegre enerji sistemi elde etmek için gerekli olan yüksek elektrifikasyon ve sektörel entegrasyon ile birleştirilmelidir.
Hidrojen üretimi için kullanılan elektrolizörler de bu senaryo için çok önemli bir teknoloji. Çünkü yenilenebilir hidrojen 2030’dan itibaren, ısı ve ulaşım sektörlerinin karbondan tamamen arındırılmasına katkıda bulunacak ve Avrupa’nın ikinci önemli enerji taşıyıcısı olacaktır. Ayrıca, bataryaların yüzde 70’e varan katkısı ile elektrik depolamanın kesintisiz bir enerji kaynağı sağlamadaki önemi artacaktır.
Sonuç olarak rapor, yüzde 100 yenilenebilir enerji dönüşümünün en uygun maliyetli yol olduğunu ve şu anki düşük hırslı senaryoların; Avrupa ekonomisi, toplumu ve çevre açısından daha külfetli olduğunu gösteriyor.”
Solar Power Avrupa Politika Direktörü Aurélie Beauvais:
“2050 yılına kadar yüzde 100 yenilenebilir enerjiye dayalı bir enerji sistemine ulaşmak için güneş ve rüzgâr, enerji dönüşümünün temel direkleridir. Politika yapıcılar, teravatlık büyümeler için doğru politikayı oluşturmaya ve finanse etmeye odaklanmalıdır.
AB ilk adım olarak, iklim nötr hedeflerini yasaya uygun hale getirmeli ve 2030 sera gazı hedefinin Paris Anlaşması’ndaki 1.5 °C hedefine uygunluğunu gözden geçirmelidir.
Politika yapıcılar, 2030 yılına kadar düşük maliyetli güneş ve rüzgârın birincil enerji dönüştürücüler olarak hareket edeceği, rekabetçi ve sürdürülebilir hidrojen çözümlerinin geliştirilmesini sağlayacak, yenilenebilir tabanlı elektrifikasyona öncelik vermelidir.
Ayrıca, Avrupa’da güneş ve yenilenebilir enerji dağıtımının önündeki engel olmaya devam eden düzenleyici ve idari çerçeveleri kaldırmak için bir Temiz Enerji Paketi Uygulama Kuruluşu oluşturulması çağrısında bulunuyoruz. ”
LUT Üniversitesi Güneş Ekonomisi Profesörü Dr. Christian Breyer:
“Avrupa’da yüzde 100 yenilenebilir enerji sistemi oluşturulması teknik açıdan, kesinlikle mümkündür. Aynı zamanda 2050 yılına kadar iklim nötr hedeflerine ulaşmak için en uygun maliyetli ve güvenli seçenektir. Hâlihazırda temiz enerji teknolojilerine sahibiz ve uygulamayı hızlandırmak için doğru politikaları geliştirmeliyiz. Şimdi harekete geçersek, iklim değişikliğini sınırlayabilir ve gelecek nesillere daha parlak bir gelecek sağlayabiliriz.”
