Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle’ye göre, tüm sektörlerde yaşanan tedarik zinciri sıkıntıları, Çin’e olan bağımlılığın azaltılması gerektiğini ortaya koydu. Gülle’ye göre, Çin’e olan bağımlılık azalırken, diğer ülkelerden yapılan tedarikler artacak ve Türkiye de bu süreçte tüm sektörlerde önemli bir potansiyele sahip olacak.
TİM Başkanı Gülle, koronavirüsün ticarete ve yenilenebilir enerji sektörüne olan etkileri ile ilgili Temiz Enerji’nin sorularını yanıtladı.
Öncelikle genel bir değerlendirme ile başlamak isterim. Koronavirüs ithalat ve ihracatı nasıl etkilendi?
Koronavirüs nedeniyle özellikle yılın ikinci çeyreğinde ülkelerin önemli bir bölümü tamamen veya kısmen izolasyon koşulları uyguluyor. Bu nedenle hem üretim hem de tüketimde keskin bir düşüş yaşanıyor ve bu durum doğrudan dış ticareti sınırlandırıyor. Ayrıca lojistik ve taşımacılık olanaklarının azalmış olması da sıkıntı yaratıyor.
Dünyada mal ve hizmet ticaretinde keskin bir daralma yaşandı. Doğal olarak Türkiye’nin de hem ihracatı hem de ithalatı olumsuz etkilendi. Türkiye’nin en büyük pazarı olan Avrupa Birliği ülkeleri büyük ölçüde kapalı ve ihracatımız Mart ayında yüzde 17,7 geriledi.
Nisan ayında ise bunun üzerinde bir daralma olacağı öngörülüyor. Ancak, ihracatta yaşanan bu daralmaların öngörülen seviyelerde ve iyileşme sürecinde hızla geri toparlanma olanağı da bulunuyor.
Koronavirüs nedeni ile güneş panelleri, montaj malzemeleri, bataryalar vb. yenilenebilir enerji ekipmanların tedarikinde sıkıntı yaşanıyor mu? Bu durum ekipman fiyatlarında artışa neden olur mu?
Yaşadığımız koşullar içinde enerji tüketiminde özellikle ulaştırma, sanayi ve ticaret kaynaklı olarak önemli bir düşüş yaşanıyor ve mevcut kapasiteler atıl kalıyor. Bu nedenle yeni enerji yatırımları da bir süre ötelenecektir. Ancak yenilenebilir enerji yatırımları daha çok sürdürülebilirlik koşullarına uyum ve enerji verimliliği için yapılıyor ve bu nedenle yenilenebilir enerji yatırımlarında daralma daha sınırlı olacaktır.
Ancak yenilenebilir enerjinin güneş enerjisi tarafındaki ekipmanları ve malzemelerinde üretici sayısı sınırlı ve bu konuda üreticilerin üretim seyirleri önemli olacaktır. Piyasada talebin ötelenmesi nedeniyle ürünlerde önemli bir fiyat artışı olmayacağı öngörülüyor fakat tekel konumundaki üreticilerin fiyatları yukarı yönlü hareket edebilir.
Yurt dışındaki müteahhitlik hizmetleri bu durumdan nasıl etkilendi?
Korona virüs salgını tüm sektörleri olduğu gibi inşaat ve müteahhitlik sektörlerini de olumsuz etkiledi. Mevcut izolasyon uygulamaları çerçevesinde inşaat faaliyetleri oldukça yavaşladı. Yeni inşaat projeleri ise ötelendi.
Kamu kesimleri de koronavirüs nedeniyle önemli destek paketleri açıkladı ve kaynaklarını bu alana yönlendiriyor. Bu nedenle kamu alt yapı yatırımları da ötelenecektir.
Türk müteahhitlik sektörünün elinde devam eden yaklaşık 40 milyar dolarlık proje bulunuyor. Sektör, öncelikli olarak yurtdışında çalışanlarının sağlığını önemsiyor ve çalışanlarının bir kısmını Türkiye’ye getirdi. Şu anda mevcut işlere tam kapasite tekrar dönebilmek için hazırlıklar yapılıyor, ancak yurtdışında faaliyetlerin yeniden başlaması, salgının ülkelerdeki seyrine ve kalıcı etkilerine bağlı olacaktır.
Afrika güneş enerjisi piyasasının, özellikle FV güneş panelleri açısından, Çin’in hâkimiyetinde olduğu biliniyor ve şu anda Çin’den ürün alınamadığı söyleniyor. Çin’den ürün tedarik edilememesi piyasaları nasıl etkiliyor/etkileyecektir? Bunun Türkiye’ye yansımalarını nasıl değerlendirirsiniz?
Çinli güneş enerjisi malzeme ve ekipman üreticileri 2019 yıl sonu itibariyle dünya pazarının yüzde 72’sine sahip. Afrika ve diğer ülkeler de büyük ölçüde Çinli firmalara bağımlı.
Bu alanda en büyük kapasiteye sahip olan Çinli firmalar ise kriz nedeniyle mali sıkıntı içinde ve bu nedenle üretimleri önemli ölçüde düştü. Bu firmalara bağımlı olan ithalatçılar da ürün tedarikinde sıkıntı yaşıyor ve Çinli üreticileri hemen ikame edecek üreticiler de bulunmuyor. Güneş enerjisi yatırımları tüm bu gelişmelerden olumsuz etkileniyor.
Çinli firmaların kamudan yardım ve kaynak talepleri oldu. Bu firmaların mali açıdan iyileşmeleri ve tekrar eski üretim seviyesine ulaşmaları zaman alacak. Bu çerçevede Türkiye de kısa vadede tedarikte zorlanacaktır. Orta vadede ise yurtiçinde üretim için yatırım istekleri artacaktır.
Bazı Mühendislik, Tedarik ve Kurulum (Engineering Procurement and Construction-EPC) firmalarının İspanya, Ukrayna ve Balkan ülkelerindeki ihalelere katıldığı biliniyor. Koronavirüs bu ihaleleri etkiledi mi?
Korona virüs salgını nedeniyle dünyanın hemen tüm ülkelerinde uygulanan kısmi veya tam izolasyon önlemleri nedeniyle inşaat ve müteahhitlik faaliyetleri önemli ölçüde yavaşladı veya durdu. Bu çerçevede yeni projeler de gözden geçiriliyor ve yeniden planlanıyor. Yapılacak ihaleler ise ya öteleniyor ya da kısmen gerçekleştiriliyor.
Türk müteahhitleri tüm ülkelerde gelişmeleri yakından izleyerek hem mevcut pazar paylarını korumak hem de yeni işlerden daha çok pay alabilmek için çalışma ve hazırlıklarına devam ediyor. Önemli olan, iyileşme başladığı anda pazarlardaki keskin rekabete hazır olmak ve firmalarımız da bunun bilincindeler.
Biz de TİM olarak bir yandan ihracatçıların sıkıntılarını gidermek ve olumsuz etkileri en aza indirmek için yoğun olarak çalışırken, bir yandan da iyileşme sonrası oluşacak yeni yapılanmayı öngörmeye çalışıyor ve ihracatçılarımıza yol gösterecek gerekli çalışmaları sürdürüyoruz.