İspanya emisyonlarını azaltmak konusunda önemli adımlar attı.
30 Haziran tarihinde, 15 termik santralinden 5 GW kurulu güce sahip yedi tanesinin üretimini durduran ülkede, 2020-2021 döneminde kapatılan santraller arasına 3,7 GW kurulu güce sahip dört termik santral daha katılacak.
Daha önce görülmemiş şekilde ve hızda gerçekleşen bu değişiklikle geçtiğimiz üç yılda İspanya’daki elektrik üretiminin karbon yoğunluğu yarıya inmiş oldu.
Emisyon limitleri ve karbon fiyatları temel neden
Ülkedeki dönüşümün temel nedeni artan karbon fiyatları ve Avrupa Birliği’nde (AB) yeni uygulamaya konan emisyon limitleri olsa da İspanya Hükümeti, kapatılan tesislerdeki işçilere destek sağlıyor.
Bu kapsamda kurulan Adil Dönüşüm Enstitüsü ile İspanya, sosyal ve ekonomik dönüşümü hızlandırmayı ve kömüre dayalı bölgelerin dönüşümünü desteklemeyi hedefliyor.
Yaşanan bu gelişmenin, benzer zorluklar yaşayan diğer ülkeler için küresel ölçekte örnek teşkil edeceği belirtiliyor.
Bu dönüşüm sürecinde İspanya’nın izlediği yol haritası ise şu şekilde:
Yapılan anlaşmalar ile çalışanların hakları korunuyor
Hükümet, elektrik şirketleri ve sendikalar arasındaki anlaşma, santrallerin kapanması sürecinden etkilenen tüm çalışanları korumak üzere tasarlandı. Anlaşma aynı zamanda eğitim kursları ve yoğun emek gereksinimi olan söküm faaliyetleri yoluyla, taşeron işçilere yönelik fırsatlar içeriyor.
Yenilenebilir enerji üreticilerinin rekabet gücü artırılıyor
Tasarlanan yenilikçi ihale süreci, yeni yenilenebilir enerji üreten şirketlerin, kamuya ait ve eskiden kömürden elektrik üreten enerji şirketleriyle rekabet etmesini sağlıyor.
Örneğin, İspanya’nın kuzeyindeki Aragon şehrinde yer alan şirketler, daha önce 1100 MW’lık bir kömür santralinin bağlı olduğu şebekeye erişim sağlamak için rekabet halindeler ve yaklaşık 1725 MW kurulu güce sahip yenilenebilir enerji projesi sunacaklar.
Şebekeye erişim sağlama kararını etkileyen faktörler arasında enerji üretiminin yanı sıra sosyal, çevresel ve istihdama yönelik etmenler yer alıyor.
Başka bir deyişle yeni yenilenebilir enerji projeleri ekonomik büyüme sağlıyor. Bu şebeke erişimine yönelik İspanya’nın getirdiği bir yenilik olarak gösteriliyor.
Adil dönüşüm anlaşmaları imzalanıyor
Etkilenen bölgelerde yer alan işletmeler, sendikalar, kent konseyleri, girişimciler ve yerel bilgiye sahip diğer kurumlardan oluşan başlıca paydaşlar, hükümetin Acil Eylem Planı bünyesinde desteklenmek üzere katılımcı biçimde, iş birliği içerisinde ve tabandan gelen taleple proje başvurusunda bulunmayı planlıyor.
Bu projelerle adil dönüşümden etkilenecek olan ve ekonomisi kömüre dayalı bölgelerde alternatif ve sürdürülebilir şekilde ekonomik faaliyet yaratmayı hedefliyorlar. Amaç, sürdürülebilirlik ve yenilikçilik prensiplerine dayalı, santrallerin kapanmasından etkilenen işçilerin istihdamının yanı sıra kadınlar ve gençler için daha fazla fırsat yaratan ve birçok alternatif sunan seçenekler oluşturmak.
Özel fonlar tahsis ediliyor
2018 yılından bu yana, madenlerin ve termik santrallerin kapatılmasından etkilenen projeleri ve işçileri desteklemek için yaklaşık 600 milyon avro ayrıldı. Gelecekte bu fonların ölçeğinin daha da artması öngörülüyor.
Amaç, 2030 yılına kadar yüzde 73’lük yenilenebilir enerji
2019 yılında İspanya, kurulu gücüne 6528 MW’lık yenilenebilir enerji ekleyerek, toplam kapasitesini 54 bin 457 MW’a çıkardı.
Yenilenebilir enerji kurulu gücünde kırdığı bu rekor ile İspanya, Avrupa’daki fotovoltaik güneş sektöründe en büyük pazar haline geldi.
İspanya’nın amacı, 2030 yılına kadar elektrik sisteminin yüzde 74’ünü yenilenebilir kaynaklardan karşılamak.
Mevcut durumdaki yüzde 46’lık payla kıyaslandığında önemli bir artış olan bu durumun, 300 bin yeni istihdam yaratması öngörülüyor.