Enerji Ekonomisi ve Finansal Analiz Enstitüsü (IEEFA) tarafından düzenlenen Enerji Finansmanı Konferansı-2020, 14-30 Temmuz tarihleri arasında, sanal ortamda gerçekleştirildi.
Konferansta yer alan konu başlıklarından biri de enerji dönüşümü oldu.
Uzmanlara göre yenilenebilir enerjiye geçiş çoğu zaman çevresel nedenlerle gündeme gelse de fosil yakıtlardan uzaklaşmanın ekonomiye olan katkıları artık daha net anlaşılıyor.
Konferansı’nın ilk haftasında sunulan analize göre enerji dönüşümü, pandemi veya uluslararası fiyat savaşları gibi sistemik şoklardan bağımsız olarak, finansal faktörler tarafından yönlendirilmeye devam ediyor.
Moody’s Küresel Proje ve Altyapı Finansman Grubu Genel Müdürü Jim Hempstead’e göre, enerji dönüşümü şu anda çok iyi ilerliyor.
“Batarya ve elektrikli araçlar enerji dönüşümünü güçlendiriyor”
IEEFA’nın Avustralya ve Güney Asya Enerji Finansmanı Çalışmaları Direktörü Tim Buckley, yenilenebilir enerjiye geçişin, özellikle batarya ve elektrikli araç sektörü ile güçlendiğini ifade etti.
Buckley ayrıca, Hindistan’daki güneş enerjisi maliyetinin son 40 yılda yüzde 99 azaldığını, önümüzdeki 40 yıl içinde yüzde 99 daha düşme olasılığının yüksek olduğunu söyledi.
Konferansta açıklamada bulunan Kit Carson Electric Genel Müdürü Luis Reyes, 2030 yılına kadar tamamen karbondan arındırılmış bir şebeke planladıklarını, modern ve akıllı bir elektrik şebekesi için bir şablon oluşturmaya çalıştıklarını söyledi.
“Yenilenebilir kaynaklar kamu hizmetleri için daha cazip olacak”
IEEFA Analisti Dennis Wamsted, kömür tüketiminin azalmaya devam etmesiyle birlikte, yenilenebilir enerji kaynaklarının kamu hizmetleri için daha cazip hale geleceğini ifade etti.
Wamsted, “Soru kömürün şebekeden çıkarılıp çıkarılmayacağı değil, kömürün şebekeden çıkarılacağı zaman.” dedi.
Birçok uzmana göre, ABD’de 2020’lerin sonunda kömürün şebekedeki payı yüzde 10’dan daha az olacak. Wamsted ise kömür kullanımının 2025 yılına kadar tek hanelere düşeceğini tahmin ediyor.
Zorlayıcı bir ihtiyaç olmasa bile, fosil yakıtlar için boru hatlarının hala inşa edildiği bilgisini veren uzmanlara göre, devletlerin boru hatlarının büyümesini engellemeleri ve yenilenebilir enerjiye yönelmeleri mümkün.