Dünya Gazetesi 26 Şubat tarihinde, “Enerji Ekseninde Yeşil Mutabakat” başlıklı çevrimiçi bir toplantı düzenledi.
Dünya Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hakan Güldağ’ın moderatörlüğündeki toplantıya; AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Nikolaus Meyer-Landrut, İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Sürdürülebilir Üretim Tüketim Derneği (SÜT-D) Başkanı Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu, Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) Bölge Çalışmaları Program Direktörü Prof. Dr. Güven Sak, Türkiye Doğal Gaz Dağıtıcıları Birliği (GAZBİR) Başkanı Yaşar Arslan, Deloitte Türkiye Enerji ve Doğal Kaynaklar Sektör Lideri Elif Düşmez Tek ve GazDay Genel Müdürü Mehmet Doğan katıldı.
Küresel ısınmayı azaltma hedefinin ulaşılabilir bir hedef olduğunu ifade eden AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Nikolaus Meyer-Landrut, “Avrupa Komisyonu Başkanı Türkiye’ye geldiğinde ‘Türk hükümeti ile iklim konularında üst düzey diyalog kurmak istiyoruz’ dedi. Bu diyalog erken başlarsa ortak yaklaşım geliştirebiliriz.
Yeşil Mutabakat AB hedeflerinin bir tercümesidir. Her sektörde, her mevzuatta Avrupa Komisyonu ve üye devletler bunu sürece dâhil edecek. AB ve Türkiye hedefler konusunda ne kadar uyumlu olursa Türkiye AB’ye o kadar yakınlaşmış olur.” ifadelerini kullandı.
Meyer-Landrut, yeşil dönüşüm sadece kamunun değil özel sektörün de ciddi yatırımlar yapmasını gerektirdiğini belirterek, “Bu yatırımlar geleceğe yönelik yatırımlar olarak algılanmalı. Zamanında yapılan yatırımlar ve yeşil dönüşüm, tüketicilere ürünleri mümkün olan en az karbon ayak iziyle piyasaya sunabilme açısından yakın gelecekte ürünlerin satışıyla ilgili olarak çok önemli bir boyutunu oluşturacak. Yeşil dönüşüme en erken dönemde yatırım yapanlar elbette piyasada yarının pazar liderleri olacaklar.” dedi.
“Sektörlerimiz bir an önce sürdürebilirlik ve karbon yönetimine başlamak zorunda”
Yeşil Mutabakat’ta enerjinin kritik sektör olduğunu dile getiren Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu, “Enerjinin karbon ayak izindeki payı bizi ilgilendiriyor. Enerji tedarik sürecinde, üretiminde ve arzında önemli değişimler olacak. Doğalgazı bu dönüşümde ayrıcalıklı bir yere koyuyorum.
Türkiye’nin enerji mevzuatı güçlü, yenilenebilir yatırımları artıyor, enerji verimliliğinde artan başarıya imza atıyoruz. Ama yeşil dönüşüm için politika yapıcılara da düşen görevler var. Bunların hepsi yeşil finansman ile mümkün olabilir.
AB ürünlerimiz için yeşil pasaport sorabilir. Ürünlerimizin karbon ayak izini düşürme yoluna çıkmamız lazım. Sektörlerimiz, kuruluşlarımız bir an önce sürdürülebilirlik ve karbon yönetimine başlamak zorundalar.” ifadelerini kullandı.
“Paris İklim Anlaşması’nın bir an önce onaylanması gerekiyor”
Prof. Dr. Güven Sak: “Paris İklim Anlaşması’nı bir an önce onaylamamız ve anlaşma çerçevesinde daha gerçekçi bir niyet beyanı hazırlamamız gerekiyor. Yeni boru hatlarına ihtiyaç var. Hem karbon yakalama teknolojileri hem de hidrojen için kendimize bir plan hazırlamamız gerekiyor.
Sınırda karbon düzenlemesinden yeşil finansmana kadar, devam eden süreçlerin içinde yer alabilmek için Paris İklim Anlaşması’nın bir an önce onaylanması gerekiyor.”
“Yeni bir niyet beyanı hazırlamalıyız”
Prof. Dr. Sak: “Yeşil Mutabakat, AB açısından bir iklim değişikliği politikası olarak görünüyor ama aslında bir sanayi ve ticaret politikası. Bu süreç Türkiye için büyük bir fırsat. Bu şekilde 2050’ye kadar giden bir ekonomik programa sahip olacağız. Büyük şirketlerin Yeşil Dönüşüme intibakı daha kolay olacak, KOBİ’lerin intibakını ciddi olarak düşünmek gerekiyor. Odalar ve dernekler vasıtasıyla dönüşümü desteklemek daha iyi olabilir.
AB değer zincirlerinin önemli bir parçası ve tedarikçi konumundayız. Bir an önce Paris İklim Anlaşması’nı onaylamamız, ciddi bir ekonomik programa dayalı, bütçeleri belirlenmiş, karbon emisyonlarını azaltmaya yönelik yeni bir niyet beyanı hazırlamamız lazım.”
“Kömürü acilen bırakmalıyız”
Ülke olarak bir an önce niyet beyanı ortaya koymamız gerektiğini söyleyen GazDay Genel Müdürü Mehmet Doğan,
“Ulusal politikanızı belirlerseniz sanayi sektörü de bunu belirlemek zorunda kalacak. Avrupa’da da bu süreç böyle işliyor. İdeal yakıt nedir? Kömürü acilen kesmek lazım. Tabii ki hidrojenden vazgeçmiyoruz, ama nerede kullanılacağına doğru karar vermek lazım.
Bugün Türkiye’de hala kömür santrali yapılıyor, sadece kömürden elektrik üretimini kesseniz emisyonu yüzde 40 kesiyorsunuz. Buna bugün başlasanız bunu gerçekleştirmek 10 yıl alır.” açıklamasında bulundu.
Yeşil Mutabakat’tan en fazla etkilenecek sektörler: çimento, otomotiv, makine, demir-çelik ve tekstil
Sera gazı emisyonlarında enerji ve sanayi sektörleri çok önemli olduğuna dikkat çeken Deloitte Türkiye Enerji ve Doğal Kaynaklar Sektör Lideri Elif Düşmez Tek,
“TÜSİAD raporuna göre, çimento, otomotiv, makine, demir-çelik ve tekstil, Yeşil Mutabakat’tan en fazla etkilenecek sektörler olacak.
Yenilenebilir enerji kaynaklarına sağlanan destekler, bu kaynakları konvansiyonel kaynaklarla rekabet edebilir hale getirdi. Mevzuat açısından ciddi eksiğimiz yok, enerji dönüşümünü desteklemek için sektörün tüm zincirlerinde maliyet bazlı fiyatlandırma uygulamamız gerekiyor.
Evlerimizin, iş yerlerimizin karbon-nötr olması için çalışırken, sistem verimliliği sağlamış oluyoruz. Dijitalleşme iklim değişikliği ile mücadelenin araç çantası. Buna sahip çıkmalı, iyi kullanmayı öğrenmeli ve hayatımıza entegre etmeliyiz.”
GAZBİR: “Karbon ayak izinin belgelenmesi konusunda bir çalışma başlatacağız”
“Özellikle enerji sektörü açısından AB’nin net kararlarını henüz açıklamadığını ifade eden GAZBİR Başkanı Yaşar Arslan,
“Özellikle enerji verimliliği ile kazanacaklarımız var. Doğalgaz Türkiye’de aslında çevre faktörleri göz önüne alınarak yaygınlaştırıldı. Her ilimizde doğalgaz, konutlarımızın yaktığı kömürün karbon oranını yüzde 50 düşürmek demektir.
Doğalgaz boru hatlarımızda hidrojeni %20 oranında kullanmanın mümkün olduğunu gördük. Bu yıl yenilenebilir gaz üretimi ve enjeksiyonuna yönelik bir projeyi de hayata geçireceğiz. Karbon ayak izinin belgelenmesi konusunda bir çalışma başlatacağız.
Doğalgaz enerjide yüzde 25’lik payını ve önemini koruyacak. Hidrojeni hangi yüzdelerde sistemimizde kullanabileceğimizi çalışıyoruz. Yakın zamanda da yenilenebilir doğalgaz çalışamalarına da başlayacağız.” dedi.