Paris İklim Anlaşmasına imza atan ülkeler 2030 yılına kadar emisyon salınımını minimuma indirerek küresel ısınmayı 1,5°C ile sınırlandırmayı hedefliyor. Bu kapsamda anlaşmayı imzalayan ülkeler 2015 yılında Paris’te gerçekleştirilen Taraflar Toplantısı’ndan (Convention of Parties, COP) itibaren taahhütlerini sundu.
Glasgow’da görüşmelere sürerken Climate Action Tracker (İklim Eylemi Takipçisi), tarafından hazırlanan ve dikkat çeken bir rapor gündeme geldi.
Raporda, küresel emisyonların yüzde 90’ından sorumlu 140’ı aşkın ülkenin öne sürdüğü net sıfır emisyon hedefleri, güvenilirlik, eylem ve taahhüt açıkları olduğu vurgulandı. “Bu hedefler piyasalara önemli sinyaller veriyor, bazı ülkelerin iklim eylemini hızlandırıyor ancak bu hedeflerin birçoğunun kalitesi hakkında soru işaretleri bulunuyor.” denildi.
Geçen yıl sunulan NDC iyileştirmeleri, 2030 yılına gelindiğinde emisyon açığını yalnızca yüzde 15-17 azaltıyor. Bu daralmaya en büyük mutlak katkıyı Çin, AB ve ABD sağlandığına da raporda dikkat çekildi.
“2030 yılına dair Glasgow’da sunulan yeni taahhütlerin değerlendirildiği durumda dahi, 2030 yılına gelindiğinde 1,5° C hedefinin gerektirdiği emisyon seviyesinin yaklaşık iki katı kadar emisyon salacağız. Bu nedenle, tüm hükümetlerin hedeflerini yeniden gözden geçirmesi gerekiyor.” ifadelerine yer verildi.
Rapora göre, 2100 yılına gelindiğinde küresel sıcaklık artışını 1,8°C’yle, en yüksek artışı ise 1,9°C’yle sınırlamamız mümkün.
Verilen taahhütlerin yerine getirilememesinin kömür ve doğalgaz kullanımı olduğuna dikkat çeken araştırmacılara göre,
“Paris Anlaşması’nda belirlenen ve küresel ısınmayı 1,5˚C ile sınırlayan hedefin tutturulabilmesi için kömürden elektrik üretiminin OECD üyesi ülkelerde 2030 yılına kadar, küresel ölçekte ise 2040 yılına kadar sonlandırılması gerekiyor.”
“Doğal gaz da kademeli olarak kullanım dışı bırakılmalı”
Raporda ayrıca, gezegenin 2050 yılına kadar net sıfır CO2’ye ulaşması için, doğal gazın ısıtma gibi elektrik sektörü dışındaki kullanım biçimlerinin de yakın zamanda kademeli olarak sonlandırılması gerektiğine dikkat çekiliyor.