20 Şubat’ta Ankara Congresium Kongre ve Sergi Merkezi’nde gerçekleştirilen TÜREB 13. Olağan Genel Kurulu’nda TÜREB’in yeni yönetim ve denetim kurulunun seçilmesinin ardından yapılan ilk Yönetim Kurulu toplantısında, RHG Enertürk Enerji Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Erden, TÜREB’in yeni Yönetim Kurulu Başkanı olarak görevlendirildi. TÜREB Yönetim Kurulu toplantısında PwC Türkiye’den Murat Çolakoğlu Sayman, XGen’den İskender Kökey de TÜREB’in yeni Genel Sekreteri oldu.
‘Sektörde birlik ve beraberlik’ mesajı veren İbrahim Erden, Türkiye rüzgâr sektörünün yılda 2 ila 2,5 GW yeni kurulu güç gerçekleştirebilme kapasitesine sahip olduğunu ve bu kapasiteyi hayata geçirme yönünde çalışacaklarını vurguladı. Rüzgâr enerjisi sektörünün Türkiye’nin lokomotif sektörlerinden biri olduğunun altını çizen yeni TÜREB Başkanı İbrahim Erden, sektörün son 10 yılının yoğun yatırımlarla geçtiğini ve özellikle YEKDEM mekanizması ile büyük bir ivme yakalandığını hatırlatarak “Sektörümüz ülkemizin içinden geçtiği süreçte, pandemi döneminde de hızlı ve örnek bir büyüme göstererek Türkiye’nin enerji, sanayileşme ve istihdam ihtiyaçlarına büyük katkı sağlayabilecek durumda olduğunu ispatladı.” dedi.
“Şimdi sektörümüzü daha da güçlendirme zamanı” diyen ve sektörü geliştirecek tüm önerilere açık olduklarının altını çizen Erden, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sektör dinamiklerimizi öncelikle kısa vadede yeni rüzgâr kapasitelerinin ilan edilmesi ve enerji arz güvenliğine destek olacak yatırımların ivedilikle yapılması, sonra da uzun vadeli 2053 karbon emisyon hedeflerinin gerektirdiği adımların atılması yönünde harekete geçirmek üzere çalışacağız. Şunu memnuniyetle söylemek isterim ki her yıl 2 ila 2.5 GW kurulum yapma kapasitemiz var. Rüzgâr ile ilgili Teknik, Finansal, Hizmet, aklınıza gelebilecek tüm alt sektörlerimiz buna muktedir ve gerekli altyapıya sahip. Lisanssız projeler için yeni açıklanan teşvik mekanizmasının faydalı olacağı kanaatindeyiz. 2022’nin lisanssız rüzgâr yatırımları için önemli bir atılım yılı olmasını bekliyoruz. Umuyoruz ki lisanssız yatırımlar için sağlanan desteğe benzer bir uygulama yakın zamanda diğer lisanslı yenilenebilir yatırımlar için de getirilecek ve kapasite artışları, hibrit dahil olmak üzere sektörün tüm alanlarında geçerli olacaktır.”