Stanford Üniversitesi’nden bilim insanları, Energy & Environmental Science dergisinde 145 ülkenin bugün mevcut olan yenilenebilir enerji teknolojilerini kullanarak birkaç yıl içinde yüzde 100 yenilenebilir enerjiye geçebileceğini iddia eden yeni bir çalışma yayınladılar. Araştırmacılar, dünyanın 2035’e kadar geçiş yapmasını tavsiye ederlerken, hiçbir durumda 2050’den geç kalınmamasını öneriyorlar. Hedefleri, 2030 yılına kadar yüzde 80’inin yenilenebilir enerji üzerinde çalışmasını sağlamak.
Araştırmacılar kara ve deniz rüzgâr enerjisi, güneş enerjisi, güneş ısısı, jeotermal elektrik ve ısı, hidroelektrik ve az miktarda gelgit ve dalga elektriğine baktılar. Piller, en yaygın elektrik depolama çözümüydü ve ekip, dört saatten fazla depolama süresine sahip pillerin gerekli olmadığını tespit etti.
Araştırmada Türkiye ile ilgili de değerlendirmeler bulunurken, Türkiye’de yüzde 100 yenilenebilir enerjiye geçilirse 2050’de olacak öne çıkan bulgular şöyle oldu:
- Türkiye’de 2050 yılında hava kirliliğinden yılda 28 bin 516 hayat kurtarır;
- 2050’de Türkiye’de yılda 548 milyon ton-CO2e’yi ortadan kaldırır;
- 2050’nin çok amaçlı, son kullanım enerji gereksinimlerini yüzde 53,6 oranında azaltır;
- Türkiye’nin yıllık enerji maliyetlerini yüzde 67,2 oranında azaltır (173,3 dolardan 56,9 milyar dolar/yıl’a);
- Yıllık enerji, sağlık ve iklim maliyetlerini yüzde 92.0 azaltır (yıllık 709 dolardan 56.9 milyar dolara);
- Önden yaklaşık 528 milyar dolar maliyet gerektirir ancak peşin maliyetler, enerji satışı yoluyla geri ödenir.
Araştırmacılar, yenilenebilir enerjiye geçmenin şebeke kesintilerini önleyeceğini ve tüketicilere trilyonlarca dolar tasarruf sağlayacağını söylüyor.
Yenilenebilir enerjiye geçişin ekonomik olmayan faydalarının da değerlendirildiği çalışmaya göre, yüzde 100 yenilenebilir enerjiye geçiş yapmanın maliyeti 62 trilyon dolar olarak öngörülüyor. Dünyayı yüzde 100 yenilenebilir enerjiye dönüştürmekten elde edilecek tasarrufun da yılda 11 trilyon dolar olacağı ifade edilirken, ilk yatırımın sadece 6 yıl içinde geri ödeneceği belirtiliyor.
Çalışmaya göre,145 ülkede yüzde 100 geçiş, enerji gereksinimlerini ve yıllık özel ve sosyal maliyetleri azaltırken, kaybedildiğinden yaklaşık 28,4 milyon daha uzun vadeli, tam zamanlı iş yaratıyor.