SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi, ‘Türkiye İçin Enerji Verimliliğini Destekleyen Piyasa Temelli Politika Mekanizmalarının Tasarımı: Enerji Verimliliği Yükümlülük Sistemleri ve Yarışmaları’ raporunu yayınladı. Raporda, enerji dönüşümünün enerji verimliliği ile hızlandırılması gerektiği vurgulanırken, Türkiye’nin ana enerji verimliliği politikaları içerisinde yer alan ‘enerji verimliliği yükümlülük sistemi’ ve ‘enerji verimliliği yarışmaları’ konusunda altyapı, tasarım ve uygulamaya yönelik politika önerileri getiriliyor.
Raporun tanıtımında konuşan SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi Direktörü Alkım Bağ Güllü, net sıfır hedefine doğru yol alırken; enerji dönüşümünün en önemli unsurlarından birinin enerji verimliliği olduğunu vurguladı. Özellikle Türkiye’nin elektrik enerjisi sektöründeki verimlilik potansiyelinin net olarak belirlenmesi ve hayata geçirilmesinin büyük önem taşıdığını söyleyen Güllü, “Piyasa temelli politika mekanizması araçları ile enerji verimliliği yatırımlarının harekete geçirilmesi mümkün. Piyasa temelli politika mekanizmaları, nihai tüketim sektörlerinde geniş ve yaygın bir etki yaratma gücüne sahip. Türkiye, söz konusu mekanizmaları uygulayarak enerji dönüşümünü hızlandırabilir, enerji ile ilgili ulusal hedeflerine ulaşabilir ve enerji verimliliği potansiyelini ortaya koyabilir’ dedi. Güllü, piyasa temelli enerji verimliliği yükümlülük sistemi ve enerji verimliliği yarışmalarının, Türkiye’ye nasıl katkı sağlayacağını ise şöyle sıraladı:
“Enerjide dışa bağımlılığı yüksek bir ülke olan Türkiye’de verimliliğe bağlı olarak elektrik talebinin azalmasıyla enerji ithalatı azalırken, enerji arz güvenliği artacak ve enerji sisteminde karbon emisyonları azalacaktır. SHURA’nın 2020 yılının Ekim ayında yayınladığı ‘Türkiye Elektrik Sistemi için En Ekonomik Katkı: Enerji Verimliliği ve Yeni İş Modelleri’ çalışması, ETKB tarafından hazırlanan ‘Türkiye Elektrik Enerjisi Talep Projeksiyonu Raporu’ temel alınarak oluşturulan baz senaryoya kıyasla SHURA senaryosunda yapılacak yatırımlarla, 2030 yılındaki elektrik enerjisi talebinin toplamda 49 TWh düşürülebileceği, bu potansiyelin 6,6 TWh elektrifikasyon değeri ile net 42,3 TWh tasarruf anlamına geldiği görülüyor.
Analiz sonuçlarına göre bu net tasarrufun üçte birine piyasa temelli politika mekanizmalarıyla ulaşmak mümkündür. Türkiye’nin sahip olduğu detaylı ve kapsayıcı mevcut enerji verimliliği mevzuat uygulamalarını ve bu uygulamalardaki güncellemeleri destekleyecek şekilde özellikle düşük maliyetli ve etkin teknoloji uygulamalarının sağlanması için piyasa temelli politika mekanizması araçları bir an önce hayata geçirilmelidir.”
Türkiye yüksek enerji verimliliği potansiyeline sahip
SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi Enerji Analisti Ayşe Ceren Sarı’nın yazarlarından olduğu raporda, iklim değişikliği ile mücadelede taahhüt edilen değerlere ulaşılabilmesi için enerji verimliliği konusunda daha hızlı harekete geçilmesi gerektiği belirtiliyor ve ‘düşük karbonlu bir ekonomiye geçişte yenilenebilir kaynaklı elektrik enerjisi payının artması büyük öneme sahip olsa da tam bir dönüşüm için Türkiye’nin sahip olduğu yüksek enerji verimliliği potansiyeli değerlendirmeli’ ifadesine yer veriliyor.
Raporda, ‘enerji verimliliği yükümlülük sistemleri’nin, enerji sağlayıcılarının (yükümlü taraflar) belirli bir düzeyde enerji tasarrufu gerçekleştirmesini zorunlu tutarken, piyasa temelli özelliklere sahip olduğu için uygulama konusunda temel sınırlar belirleyerek tarafları en iyi çözüm yollarını bulma konusunda özgür bıraktığının altı çiziliyor. Raporda ayrıca ‘enerji verimliliği yarışmaları’ teklif verme süreci, uyumluluk mekanizması ve finansal hususlar başlıkları ele alınıyor.
Çalışma sonucunda, ‘enerji verimliliği yükümlülük sistemi’ ve ‘enerji verimliliği yarışmaları’ mekanizmalarının uygulanması için şu öneriler getirildi:
- Enerji verimliliği yükümlülük sistemi ve enerji verimliliği yarışmaları politika mekanizmaları tasarlanırken güncel iklim değişikliği ve karbon azaltım hedeflerinin göz önünde bulundurulmalı. Enerji verimliliği uygulamalarının karbon azaltım hedeflerinde öncelikli olarak değerlendirilmesi yaklaşımı, bu alandaki ilgili mevzuatın ortak hedefler içermesini ve finansman desteklerinin paylaşımlı ve verimli kullanılmasını sağlar.
- İlgili politika mekanizmalarının kurgulanması ve uygulanması için ihtiyaç duyulan yönetim yapısının sadece bu mekanizmalar için değil, tüm enerji verimliliği ve enerji dönüşüm uygulamalarında gerekli koordinasyonu sağlayabilecek kapsamlı bir yapının altında tanımlanmalı.
- Uygulamaların tüm ilgili taraflarca kabul görerek istekli bir şekilde uygulanabilmesi ve en önemlisi uzun dönemde sürdürülebilirliğinin sağlanması için sistemlerde yer alan tüm paydaşlar açısından kazançların tanımlanmalı.
- İlgili politika mekanizmalarının enerji hizmet piyasasını ve özellikle Enerji Verimliliği Danışmanlık (EVD) şirketlerinin ESCO’ya (Enerji Hizmet Şirketi-Energy Service Company) dönüşümünü ve Enerji Performans Sözleşmeleri (EPS) ile uygulanacak enerji verimliliği projelerini geliştirecek ve destekleyecek şekilde kurgulanması önemli.
- Ölçme, izleme, kontrol amaçlı önerilen ‘ölçme ve doğrulama uzman havuzu’nun yapısının hem kamu hem de özel sektör tarafında sadece bu mekanizmalar için değil, tüm enerji verimliliği uygulamaları için hizmet verebilecek, ulusal ve uluslararası gereklilikleri sağlayabilecek nitelikte olması.
Raporun tanıtımının ardından, ‘Türkiye’de Enerji Verimliliği Yükümlülük Sistemleri ve Enerji Verimliliği Yarışmaları Tasarımına Dair Yapı ve Politika Önerileri’ konulu panel düzenlendi. Moderasyonunu İTÜ Enerji Enstitüsü, Enerji Planlaması ve Yönetimi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sermin Onaygil’in üstlendiği panele, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Enerji Verimliliği ve Çevre Dairesi Başkanlığı Planlama ve Denetim Dairesi Başkanı Dr. Bilal Düzgün, TurSEFF Finans Kurumları İlişkileri Müdürü Özlem Yakut ve Altensis Yönetici Ortak Serkan Emin katıldı.