KPMG ve Enerji IQ tarafından hazırlanan, Türkiye’deki enerji sektörünün 2022 yılı görünümünü ortaya koyan “Enerji Sektörel Bakış” raporu yayımlandı. Global ve yerel ekonomik görünümün yanı sıra son küresel gelişmeler ışığında hazırlanan raporda, Türkiye’nin elektrik, doğal gaz ve yenilenebilir enerji piyasalarının görünümüne dair önemli bilgilere yer verildi.
Rapora göre küresel çapta enerji sektörü CEO’ları 2022 ve sonrasında olası bir resesyona hazır. CEO’ların yüzde 87’si önümüzdeki 12 ay içerisinde bir resesyon yaşanabileceğini söylüyor. CEO’ların yüzde 57’si bu resesyonun hafif ve kısa süreli olacağını düşünürken yüzde 75’i önümüzdeki 3 yılda yaşanması beklenen büyümeyi tersine çevireceğine inanıyor. CEO’lara endişe ettikleri en büyük riskler sorulduğunda; faiz oranları, enflasyon ve resesyon ilk 3 sırayı alıyor. Buna rağmen, enerji CEO’larının birçoğu, şirketlerinin, enerji sektörünün ve küresel ekonominin önümüzdeki 3 yıl içinde yaşayacağı büyüme konusunda oldukça iyimser. CEO’lar artan belirsizliğe rağmen dayanıklı kalmaya devam ediyor ve uzun vadeli, sürdürülebilir büyümeye odaklanıyor.
Enerji sektöründe yeşil dönüşümün de artık kritik ve kilit bir rol oynadığında dikkat çekilen raporda, 2022 sonu itibarı ile dünyada 300’den fazla şirketin küresel bir girişim olan RE100’e katıldığı ve yüzde 100 yeşil enerji üretim taahhüdünde bulunduğu belirtiliyor. Bazı şirketler de düşük karbonlu, hatta net sıfır karbonlu bir ekonomiye geçiş için iddialı karbon azaltma hedefleri belirledi. Yenilenebilir enerji sertifikası da kurumların dışarıdan yenilenebilir enerji temin ettiklerini kanıtlayan bir sertifika türü olarak öne çıkıyor. 2022 yılında Türkiye’de IREC Yenilenebilir Enerji Sertifika sistemine kayıtlı aktif santral sayısı 390’a ulaşırken toplam kurulu güç 7 GW’ı geçti. Türkiye Ulusal Enerji Planı’nı hakkında değerlendirilin de yer aldığı raporda, plandaki projeksiyona göre ülkemizde 2020 – 2035 döneminde elektrik tüketiminin 510,4 TWh’e yükseleceği, elektrikteki kurulu gücün ise bugünkü 103,5 GW’tan 189,7 MW’a çıkacağı belirtiliyor.
Birincil enerji tüketimi içindeki yenilenebilir enerji kaynaklarının payı artıyor
Türkiye’nin 2020 yılı birincil enerji tüketimi 147,2 Mtep olarak gerçekleşirken, Ulusal Enerji Planı’na göre bu miktarın 2035 yılına kadar 205,3 Mtep’e çıkacağı tahmin ediliyor. Birincil enerji tüketimi 2000 – 2020 döneminde yıllık ortalama yüzde 3,1 oranında artış gösterdi. 2020 – 2035 döneminde ise yüzde 2,2 oranında artış olacağı tahmin ediliyor. 2020 yılında yüzde 16,7 olan birincil enerji tüketimi içindeki yenilenebilir enerji kaynaklarının payının 2035 yılında yüzde 23,7’ye yükseleceği öngörülüyor. Nükleer enerji payının 2035 yılına kadar yüzde 5,9 olacağı, 2020 yılında yüzde 83,3 olan fosil kaynaklarının payının ise 2035 yılında yüzde 70,4 oranına düşeceği tahmin ediliyor. Kömür payının ise yüzde 21,4’e doğal gazın ise yüzde 22,5’e gerileyeceği tahmin edilirken petrolün payının ise yüzde 26,5 olabileceği belirtiliyor.
Doğal gaz tüketimi azaldı
2022 yılı süresince ithalat ve tedarik kısmında BOTAŞ’ın domine ettiği doğal gaz piyasasının yapısında önemli bir değişiklik olmazken BOTAŞ’ın mayıs ayında Bulgaristan’a boru hattı ile doğal gaz ihraç etmesi üzerine, ithalat ve ihracattaki olası potansiyeli değerlendirmek isteyen şirketlerin EPDK’ya yaptıkları lisans başvurularında artış gözlemlendi. Ancak özel sektörün 2022 yılında piyasadaki payı, bir önceki sene ulaşılan seviyenin oldukça altında kaldı. 2022 yılındaki doğal gaz tüketimi, bir önceki yıla göre yüzde 9,8 azalarak 53,04 bcm’e geriledi. Tüketimdeki gerilemede, başta rezervuarlı hidroelektrik santrallerinden ve diğer yenilenebilir kaynaklardan üretilen elektrik enerjisi miktarındaki artışla, santrallerin doğal gaz tüketiminin azalması temel etken oldu.