Güneş bacalarının özellikleri ve geliştirdiği güneş bacası prototipleri hakkında AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Süleyman Demirel Üniversitesi Yenilenebilir Enerji Kaynakları Araştırma ve Uygulama Merkezi (YERARUM) Müdürü Prof. Dr. İbrahim Üçgül, güneş bacası fikrinin ilk defa 1970’de Alman bilim insanı Jörg Schlaich tarafından önerildiğini ve ilk olarak 1980’de İspanya’da 50 kilovatlık güç prototipinin denendiğini anlattı.
Güneş bacasının, güneş enerjisini ısı enerjisine, ısı enerjisine hareket ya da kinetik enerjiye, kinetik enerjiyi de türbin vasıtasıyla elektrik enerjisine dönüştüren bir enerji dönüşüm sistemi olduğunu aktaran Üçgül, Türkiye’de yılın 6 ayında güneş bacası ile elektrik üretmenin mümkün olduğunu, güneş bacasına hibrit sistemler eklenerek bu sürenin 9 ila 10 aya çıkarılabileceğini vurguladı.
Soğuk kış günlerinde ise güneş bacasının sera gibi tarımsal amaçların yanında alg tarımı denilen biyoyakıt üretiminde de kullanılabileceğini belirten Üçgül, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Güneş bacası büyük bir alan istiyor, bu büyük alan enerji üretiminde kullanılmadığı zamanlarda tarımsal üretimde topraklı veya topraksız tarım için de kullanılmaya uygun. Hatta sera gibi sıcak ve doğal ortam olduğu için özellikle sıcak iklimlerde yetişen her türlü bitkiyi de yetiştirmek mümkün.”
“Ülkemizdeki bölgelerin hemen hemen üçte ikisine kurulabilecek bir teknoloji”
Güneş bacasını basit bir teknoloji olarak nitelendiren Üçgül, “Kolaylıkla ülkemizdeki bölgelerin hemen hemen üçte ikisine kurulabilecek bir teknoloji. Güç aralığını ayarlamanız mümkün. Yani 100 kilovattan 300, 400- 500 kilovata kadar elektrik üretebilirsiniz ya da 100, 150, 200 megavatlara çıkabilirsiniz. Bütün bunları yerli imkanlarla yapabilmeniz mümkün.” dedi.
“Küçük sistem, 50 haneli bir köyün elektrik ihtiyacını karşılayabiliyor”
İbrahim Üçgül, boyutlarına göre sistemlerden elde edilebilecek elektrik enerjisine ilişkin şu bilgileri paylaştı:
“Küçük diyebileceğimiz 150 ya da 200 metre yüksekliğindeki bir sistemle 50 haneli bir köyün elektrik ihtiyacını karşılayabilirsiniz. Bir üst modeli yani orta boy diyeceğimiz sistemlerde megavat düzeyine çıkarsınız. 10 – 50 megavat gibi bir büyüklükten bahsettiğiniz zaman büyük bir fabrikanın, elektriğini karşılarsınız ya da kentlerdeki çok sayıdaki konutların elektriğini karşılarsınız. Özellikle sanayi şehirlerinin veya büyük şehirlerin elektriğinin neredeyse büyük kısmını karşılarsınız.”