Global Energy Monitor’ün raporuna göre, bölge ülkeleri, geçen yıl mayıs ayından bu yana 6,9 GW’lık rüzgâr ve güneş enerjisi santralini devreye aldı ve yenilenebilir enerji kapasitesini yüzde 57 artışla 19 GW’a taşıdı.
Elektrik ihtiyacının yüzde 90’ını doğal gaz ve petrolden sağlayan söz konusu ülkelerin, 343 GW seviyesinde kurulu gücü bulunuyor. Bu da dünyanın toplam kurulu gücünün yüzde 23’üne denk geliyor. Bölgede yapım aşamasındaki 9 GW kapasiteli yeni projelerin, 2024’ün sonuna kadar devreye alınacağı öngörülüyor.
MENA ülkelerinin, doğal gaz ve petrolden sağladığı elektriği yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılayabilmesi için yaklaşık 500 GW’lık ilave rüzgâr ve güneş enerjisi santrali yatırımı yapması gerekiyor.
Yenilenebilir enerjide kurulu gücün her yıl 19 GW arttığı değerlendirildiğinde, MENA bölgesinin 2050’ye kadar “sıfır karbon” hedefine ulaşabileceği hesaplanıyor.
Raporda görüşlerine yer verilen Global Energy Monitor Proje Direktörü Kasandra O’Malia, bölgenin geçen yıl devreye aldığı rüzgâr ve güneş enerjisi santrallerinin çok doğru bir adım olduğunu, ancak fosil kaynaklardan sağlanan enerjinin tamamen devre dışı bırakılması için uzun bir yol katedilmesi gerektiğini belirtti.
Öte yandan raporda, MENA ülkelerinin geçen yıl devreye aldığı yenilenebilir enerji kurulu gücünün, benzer ülkelerle karşılaştırıldığında oldukça yetersiz kaldığı kaydedildi.