Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi (IICEC) tarafından düzenlenen 10. IICEC Enerji Konferansı 20 Aralık tarihinde, İstanbul’da gerçekleştirildi.
FV büyümede ilk sırada
Dünya Enerji Görünümü 2019 (World Energy Outlook 2019) Raporu’nun Türkiye tanıtımının da yapıldığı konferansta raporla ilgili açıklamalarda bulunan Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) Başkanı Dr. Fatih Birol,
“Açıklanmış Politikalar Senaryosu’nda, enerji talebi 2040’a kadar yılda yüzde 1 artış gösteriyor. Bu büyümenin yarısından fazlasını, fotovoltaik (FV) hücreler öncülüğünde düşük karbonlu kaynaklar sağlarken, sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) ticaretindeki artıştan faydalanan doğalgaz da bu büyümenin üçte birini oluşturmaktadır. Petrol talebi 2030’da yatay seyre geçerken kömür kullanımı azalmaya başlıyor. Başta elektrik olmak üzere çeşitli enerji sektörleri hızlı dönüşümden geçiyor.” dedi.
“Emisyon azaltımı, verimli ve düşük maliyetli enerji hizmetleri ile sağlanabilir”
Sürdürülebilir Kalkınma Senaryosu’nun, sürdürülebilir enerji hedeflerinin tam olarak başarılabilmesi için bir yol sunduğunu ifade eden Birol, “Enerji sisteminin tümünde hızlı ve yaygın değişimi gerekli kılıyor. Bu senaryo, küresel sıcaklık artışını “2°C’nin çok altında tutup, 1.5°C ile sınırlandırmanın yollarını arayarak Paris Anlaşması’nın çizdiği yolda ilerleyerek; küresel enerji erişimi ile daha temiz çevreyi hedef edinir. Dünyanın enerji ihtiyacının genişliği nedeniyle, tek veya basit bir çözümden söz edilemez. Farklı yakıtlar ve teknolojilerin herkese verimli ve düşük maliyetli enerji hizmetleri sağlaması sayesinde, emisyonda ciddi bir düşüş elde edilebilir.” açıklamasında bulundu.
Enerji sektöründeki yaşanan büyük hareketliliğin, enerji arz güvenliğinde kapsamlı ve dinamik bir yaklaşım sağlanmasının önemine dikkat çeken Birol, “Daha sıcak yazlar ve daha soğuk kışlar ve buna bağlı ısıtma ve soğutma ihtiyacındaki artış nedeniyle 2018’de küresel enerji kullanımında yüzde 20’lik bir artış yaşandı.” dedi.
Yeni enerji açmazları nasıl çözülür?
Yenilenebilir enerjideki maliyet düşüşü ve dijital teknolojilerdeki ilerlemelerin enerji dönüşümünde fırsatlar yaratmasının yanı sıra, yeni enerji açmazlarını doğurduğunu ifade eden Birol, “Politika yapıcıların ve düzenleyici kurumların, teknolojideki değişime ve elektrik sistemlerinin esnek işletimine yönelik giderek artan ihtiyaca yetişmek için hızlı hareket etmesi gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
“Güneş enerjisi, Afrika’da elektriğe ulaşımın en ucuz yolu”
WEO-2019′un özel odağında olan Afrika, dünya enerji trendinde giderek nüfuz sahibi oluyor. Açıklanmış Politikalar Senaryosuna göre, Afrika’nın petrol tüketiminde 2040’a kadarki artışı, Çin’in artışını geride bırakırken, son yıllardaki keşiflerin öncülüğünde Afrika doğalgazda da büyük ilerleme kaydediyor. Güneş enerjisi, bugün Afrika’da elektriğe erişimi olmayan 600 milyon kişinin çoğuna elektrik ulaştırmanın en ucuz yolu olarak gösteriliyor.
Rapora göre, Afrika’nın kent nüfusuna 2040’a kadar yarım milyardan fazla kişi ekleneceği düşünülüyor. Afrika’nın en sıcak bölgelerinde beklenen nüfus artışı nedeniyle, 2040’a kadar yarım milyara yakın kişinin klima veya başka soğutma hizmetlerine ihtiyacı ortaya çıkacak.