Küresel elektrik talebinde bu yıl ve gelecek yıl için beklenen güçlü büyümenin karşılanmasında yenilenebilir enerji kaynaklarının yetersiz kalması nedeniyle fosil yakıt kullanımının artacağı ve elektrik sektöründen kaynaklanan karbon emisyonlarının tüm zamanların en yüksek seviyesine çıkabileceği öngörülüyor.
Uluslararası Enerji Ajansının (IEA) Elektrik Piyasası Raporu’na göre, geçen yıl koronavirüs salgını kapsamında uygulanan tedbirler sonucunda yüzde 1 gerileyen küresel elektrik talebinde ekonomik toparlanmayla bu yıl yüzde 5, gelecek yıl ise yüzde 4 büyüme bekleniyor.
Küresel elektrik talebindeki büyüme ağırlıklı olarak Asya Pasifik bölgesinden kaynaklanırken, ülke bazında Çin ve Hindistan öne çıkıyor.
Elektrik talebindeki artışa karşılık, yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilen elektriğin bu yıl ve 2022’de güçlü büyüme göstermesi bekleniyor. Bu kapsamda, yenilenebilir kaynaklardan üretilen elektriğin bu yıl yüzde 8, gelecek yıl ise yüzde 6’nın üzerinde artacağı öngörülüyor.
Bu güçlü büyümeye rağmen yenilenebilir kaynakların küresel elektrik talebindeki artışın yaklaşık yarısını karşılayabileceği tahmin ediliyor.
Elektrik talebindeki büyümenin bu yıl yüzde 45, 2022’de ise yüzde 40’ının fosil yakıtlardan, kalan kısmın ise nükleerden karşılanacağı hesaplanıyor.
Son 2 yıldır gerileyen elektrik sektörü kaynaklı küresel karbon emisyonlarının söz konusu büyüme sonucunda bu yıl yüzde 3,5 ve 2022’de yüzde 2,5 artarak rekor seviyeye ulaşma riski bulunuyor.
İklim kriziyle mücadele kapsamında 2020-2025 döneminde elektrik sektörü kaynaklı emisyonların yüzde 75 azalması için kömür kaynaklı elektrik üretiminin her yıl yüzde 6 düşmesi gerekiyor. Ancak bu yıl kömürden elektrik üretiminin yüzde 5, 2022’de ise yüzde 3 artarak tüm zamanların en yüksek seviyesine çıkabileceği tahmin ediliyor.
IEA Enerji Piyasaları ve Güvenliği Direktörü Keisuke Sadamori, rapora ilişkin değerlendirmesinde, yenilenebilir kaynaklardan elektrik üretiminin dünyanın birçok bölgesinde etkileyici büyüme gösterdiğini belirterek, “Fakat bu büyüme dünyayı 2050’de sıfır emisyon hedefine ulaştıracak yol haritasında gereken bölgelerde değil. Salgın sonrası küresel ekonomi toparlanırken, fosil yakıtlardan elektrik üretiminde artış gördük. Sürdürülebilir bir büyüme için temiz enerji teknolojilerinde yatırımları çok ciddi şekilde artırmamız gerekiyor.” ifadelerini kullandı.