Ekonomik ömrünü tamamlamış rüzgâr santrallerinde bulunan ekipmanların neredeyse tamamı geri dönüşümle tekrar ekonomiye kazandırılırken, hala kullanılabilir durumda olan türbinler Orta Doğu’daki pazarlarda değerlendirilebiliyor.
Su, rüzgâr ve güneş gibi doğal kaynakların sahip olduğu enerjinin modern yaşamda kullanılan enerji formuna dönüştürülmesi için faydalanılan teknolojiler çeşitlenirken, ekonomik ömrünü tamamlamış ve metal içeren ekipmanların değerlendirilmesi, atık yönetim operasyonlarında önemli bir alan olarak görülüyor.
ABD Enerji Bakanlığı verilerine göre ülkenin 2050’ye kadar rüzgâr enerjisi kurulu gücünü 40 GW’tan 404 GW’a artırma planı ile çoğu ömrünü tamamlamış rüzgâr santrallerinden yaklaşık 6,88 milyon ton atığın ortaya çıkacağı hesaplanıyor.
Araştırmalar, rüzgâr enerjisi santralini oluşturan kanat, türbin ve kulelerin, mukavemete dayanıklı olmaları için fiberglas, epoksi, çelik ve farklı metallerden yapılmasının atık yönetiminde zorluklara sebep olduğunu ortaya çıkarsa da başta Almanya, Danimarka ve Hollanda gibi rüzgâr enerjisini kullanan öncü ülkelerin bu atıkları değerlendirmede başarılı sonuçlar aldığı biliniyor.
Danimarka’da kurulan startup’lar rüzgâr türbin kanatlarını bahçe ve şehir mobilyalarına dönüştürürken, Hollanda, Almanya ve Danimarka’da bisiklet garajları ile gölgelikler yine bu kanatlar kullanılarak inşa ediliyor.
Rüzgâr türbini temellerinin beton kısımlarının ise ufalanarak inşaat sektöründe dolgu malzemesi olmasına yönelik çalışmalar bulunuyor, yine temel içindeki çelik barlar hurda olarak tekrar geri dönüşüme kazandırılabiliyor.
“Türkiye’nin gündeminde değil”
Almanya merkezli rüzgâr türbini üretim firması Nordex Group’un Türkiye ve Orta Doğu Bölgesi Genel Müdürü Habib Babacan, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, bir rüzgâr türbinin yaklaşık 2 bin farklı parçadan oluştuğunu, hemen hemen tüm parçaların geri dönüşüm imkanı bulunduğunu söyledi.
Bu konunun henüz Türkiye’nin rüzgâr enerji sektörü gündeminde olmadığını vurgulayan Babacan, şunları kaydetti:
“Türkiye’de yaklaşık 4 bin adet rüzgâr türbini bulunuyor. Bir rüzgâr türbininin ekonomik ömrü yaklaşık 20 yıl. Ancak 20 yıl sonra kullanılmış türbinin hemen sökülmesi gerekmiyor. Eğer türbinlerin bakımları iyi yapıldıysa, türbin saha koşullarına göre fazla yıpranmadıysa bu türbinler 20 yıldan daha fazla elektrik üretebiliyor. Türkiye’deki 4 bin türbinin 3 bin 500 tanesi 10 yaşının altında bulunuyor. 20 yaşını geçmiş türbin sayısı 40 tane civarı. Bu türbinlerin çok büyük çoğunluğu operasyonel halde. Sahalardan sökülmüş türbin, sökülüp de ne yapılacağına karar verilmemiş türbin yok gibi. Dolayısıyla türbinler dikildikten ve ekonomik ömrü tamamlandıktan sonra ne olacak sorusu, şu anda en azından 2022 itibariyle Türkiye rüzgâr endüstrisinin önünde olan bir konu değil.”
Babacan, ömrünü tamamlamış rüzgâr santrallerinin farklı ekipmanlarının birçok alanda değerlendirilebileceğini anlattı.