Elektrikli araçlar karbon emisyonlarını azaltmada tek başına yeterli olmasa da Hiroşima Üniversitesi Öğretim Üyesi Runsen Zhang tarafından yapılan yeni bir araştırmaya göre,
“Elektrikli araçların yenilenebilir enerji kaynakları ile şarj edilmesi ve karbon politikası stratejilerine göre hareket edilmesi sayesinde, ekonomik büyümeden ödün vermeden iklim değişikliğiyle mücadele edilebilir.”
“2100 yılında küresel sıcaklık artışı 1,8 °C’de sabitleniyor”
Renewable Energy Magazine’de yer alan habere göre, çalışma kapsamında dünyanın 17 bölgesinin ekonomi ve ulaştırma ile ilgili model ve verilerini kullanan araştırmacılar, 2100 yılının ulaşımı için altı farklı senaryo ortaya koydu.
2050 yılına kadar fosil yakıtlı araç kullanımını bırakmayı düşünen pek çok ülke için iklim değişikliğini hafifletmeye yönelik stratejiler sunan araştırmada,
“Ülkelerin sadece elektrikli araç ürettiği ve karbon fiyatlandırma stratejisi yürüttüğü ilk senaryoya göre, 2090 yılında küresel sıcaklık artışı 1,82 °C ile zirveye ulaşıyor ve 2100 yılında 1,8 °C’de sabitleniyor.” ifadelerine yer veriliyor.
Bu rakam, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’ndeki tüm ülkelerin, endüstri öncesi seviyelere göre küresel ısınmayı sınırlandırmayı önerdiği 2° C’ lik iklim hedefinden düşük.
Elektrik araç politikasının makroekonomik sistemler için iyi bir gelişme olduğunu dile getiren Zhang, “Ancak bu koşullar için destekleyici politikalara ihtiyacımız var ve bunlar, karbon fiyatlandırmaları veya yenilenebilir enerji olabilir.” diyor.
Yenilenebilir enerji ekonomik büyümede etkili mi?
Çalışma, karbon fiyatlandırma stratejisinin emisyonları azaltmak içi yenilenebilir enerji kaynaklarından daha etkili olduğunu ortaya koymuş olsa da, rüzgâr ve güneş gibi yenilenebilir enerji kaynaklarının enerji sektörünün büyümesini kolaylaştırdığı, bu nedenle de yenilenebilir enerji kaynaklarının karbon emisyonlarını azaltmak, ekonomik büyüme ve istikrarı korumak için önemli bir strateji olmaya devam edeceği belirtiliyor.
Zhang, araçların yola çıkmadan önce üretim aşamasındaki karbon ayak izine de dikkat çekerken, bu çalışmada elektrikli araç şarj dinamiğinin ele alınmadığını, ancak bu konunun gelecekteki araştırmalara konu olabileceğini söylüyor.