Energy Monitor Baş Editörü Philippa Nuttall Jones’a göre, temiz enerji dönüşümünde kullanılan otomasyon sistemleri, rollerin değişmesine yol açacak.
Jones ‘a göre, kömür madenciliğine büyük ölçüde bağlı olan bölgelerde, fosil yakıtlardan uzaklaşılması durumunda bazı iş kayıpları yaşanabilir, ancak yeşil kaynaklara geçildiğinde istihdam rakamları tekrar yükselecek.
Birleşmiş Milletler Uluslararası Çalışma Örgütü’ne göre, temiz enerjiye geçiş, 2030 yılına kadar küresel olarak 18 milyonluk net bir iş kazancı anlamına gelecek.
Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı’na göre de, 2050 yılına kadar yenilenebilir enerji sektöründe 42 milyon iş imkânın ortaya çıkacağı tahmin ediliyor.
Dijitalleşme, istihdam imkânı sunabilir
Avrupa Komisyonu Ekonomik İşler ve Sosyal Haklar Sözcüsü Marta Wieczorek’e göre, sıfır emisyonlu bir ekonomiye doğru ilerlerken dijitalleşme, istihdam imkânı sunabilir.
Newstatesman’ın haberine göre yapay zekâ, hâlihazırda güneş panelleri ve rüzgâr türbinlerinin parçalarını üretmek için kullanılıyor.
Ayrıca, elektrik şebekelerinde değişken yenilenebilir enerji üretiminin, iletiminin ve tüketiminin yönetilmesinde artan bir rol oynaması da bekleniyor.
Mühendisler ayrıca, yapay zekânın açık deniz rüzgâr türbinlerini onarmaya nasıl yardımcı olabileceğini veya enerji tesislerini incelemek ve olası hataları belirlemek için insansız hava araçlarıyla nasıl çalışabileceğini de araştırıyor.
Uluslararası Çalışma Örgütü Politika Uzmanı Camilla Roman’a göre de yapay zekâ, iklim değişikliği ile ilgili karmaşık sorunlarının çözülmesine yardımcı olabilir.
Roman’a göre, bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik becerilerinin eksik olduğu az gelişmiş ülkelerde ise bu alandaki eğitim olanaklarının artırılması ve sürdürülebilirliğin sağlanması gerekiyor.
Uzmanlara göre, hükümetlerin kişilerin temel dijital becerilerinin artırılması için adım atması ve enerji dönüşümünün yavaşlamaması için bu alana yatırım yapması gerekiyor.
