Enerji dönüşümünde adil bir geçişin sağlanması, enerjiye erişimi olmayan toplumlar için de sürdürülebilir bir adım atılmasından geçiyor.
Gelişmiş ülkeler başta rüzgâr ve güneş enerjisinin kullanılması olmak üzere enerji dönüşümü için çalışmalar yürütürken, gelişmekte olan ekonomiler ise pek çok engelle karşı karşıya.
Örneğin, 2019 yılında 600 milyonu Sahra Altı Afrika’da olmak üzere, çoğu ücra, kırsal alanlarda veya ana şebekeye ulaşmanın zor olduğu adalarda yaşayan yaklaşık 900 milyon insan hala elektriğe erişemiyordu.
Enerji dönüşümünün adil olması için hem elektrik üretiminin temiz kaynaklardan sağlanması, hem de elektriğe ulaşamayan insanlara temiz enerjinin ulaştırılması büyük önem taşıyor.
BloombergNEF ve Herkes için Sürdürülebilir Enerji (Sustainable Energy for All – SE for All) tarafından hazırlanan yakın tarihli bir rapora göre, kırsal alan elektrifikasyonu birçok ülke için temiz enerji dönüşümünün kilit bir bileşeni olarak gösteriliyor ve ortaya çıkan çözümlerden birinin mini şebekelerin daha fazla yaygınlaşması olduğu belirtiliyor.
Mini şebekelerin, elektriğe ulaşımın zor olduğu kırsal bölgeler için uygun bir alternatif olduğu belirtilen bazı tahminlere göre, bu şebekelerin önümüzdeki 10 yılın sonunda 100 milyondan fazla haneye enerji sağlama kapasitesine sahip olduğu söyleniyor.
Yenilenebilir kaynaklarda şebeke ölçeğindeki maliyetlerde yaşanan düşüş, mini şebeke pazarına da yansımış durumda.
Batarya depolama ve fotovoltaik (FV) güneş enerjisi fiyatları düşmeye devam ettikçe, yenilenebilir mini şebekelerdeki maliyetlerin de düşmesi bekleniyor.
Yenilenebilir hibrit ve yenilenebilir mini şebekeler giderek daha rekabetçi hale geldi
Temel olarak, mini şebekeler ana şebekenin daha küçük, izole edilmiş versiyonları ve dağıtık enerji kaynaklarından oluşuyor.
Daha eski mini şebekeler tipik olarak dizel veya hidro bazlı iken, son yıllarda güneş enerjili FV fiyatlarında düşüş yaşandı ve yenilenebilir mini şebekelerin fiyatının 2040 yılına kadar yüzde 60 düşmesi bekleniyor.
Mini şebekelerin avantajı ne?
Elektriğe erişimin genişletilmesi tipik olarak şebeke altyapısının genişletilmesini ve hanelerin ana şebekeye bağlanmasını içeriyor. Bu uygulama, kentsel alanlarda veya yeterli nüfus yoğunluğuna sahip yerlerde iyi çalışsa da, kırsal ve uzak yerlerdeki topluluklar için uygulanmasında zorluklar yaşanıyor.
Şebeke altyapısı inşa etmenin pahalı olması ve elektriğe erişim eksikliğinin önemli bir politika sorunu olduğu ülkeler, nakit sıkıntısı içinde ve bu maliyeti karşılayamıyor.
Mini şebekeler sayesinde yaşanan bu sorunların çoğu ortadan kaldırılıyor. Kırsal topluluklara daha yakın konumlandırılan şebekeler sayesinde, pahalı şebeke altyapısına ihtiyaç duyulmuyor ve kurulumlar hızlı bir şekilde tamamlanabiliyor.
Bunun yanı sıra bu mini şebekelerin, ekonomik sıkıntı yaşayan uzak bölgelerdeki toplumlarda ekonomik büyümeye katkı sağlayacağı da belirtiliyor. Başta Afrika Kıtası olmak üzere uzak ve kırsal alanların mini şebekeler ile elektrifikasyonu tek gerçekçi çözüm olarak gösteriliyor.
Yenilenebilir hibrit mini şebekelerin emisyona neden olmaması da dizel mini şebekelere göre daha rekabetçi olmasını sağlıyor.
Küresel mini şebeke kapasitesi ne durumda?
Şu anda, küresel olarak kurulu mini şebeke kapasitesi 3 GW’ın biraz üzerinde. Bu, 2019’da çevrimiçi hale getirilen 650 GW’lık güneş enerjisi kapasitesine kıyasla çok küçük bir miktar.
Mini şebekeler, çoğunlukla hükümetler, Kalkınma Finans Kurumları veya bağışçı vakıflar tarafından finanse edilen daha küçük, daha uzmanlaşmış özel yatırımcıların alanı olarak değerlendiriliyor.
2012’den bu yana en büyük fon sağlayıcılardan 14’ü mini şebeke geliştirmek için 2 milyar dolar ayırmış durumda.
Bununla birlikte, milyonlarca insan hâlihazırda mini şebekelerin sağladığı elektriğe güveniyor. Örneğin, Sahra Altı Afrika’da 60 milyon insan şu anda şebekeden bağımsız elektrik kullanıyor.
Yatırımlar yüzde 78 artmalı
Yine de bu, mini şebekelerin elektrik sağlayabileceği 100 milyon hanenin hâlâ yalnızca bir kısmı. Bu durumun en büyük sebebi ise yatırım eksikliği.
Mevcut temel tahminlere göre, önümüzdeki 10 yıl içinde mini şebekelere 72 milyar dolar yatırım yapılacağı öngörülüyor. Ancak mini şebekelerde istenen potansiyele ulaşılması için yatırımın yüzde 78 artarak, 128 milyar dolara çıkması gerektiği belirtiliyor.