WindEurope bugün yaptığı yazılı açıklamada, Avrupa Birliği’nin(AB), Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın (AYM) hayata geçirilmesi için rüzgâr enerjisinde büyük bir artış olmasını istediğini belirtti.
Rüzgâr enerjisinin koronavirüs krizi sonrasında, dirençli olduğunu kanıtladığını dile getiren Wind Europe Yetkilileri’ne göre, rüzgâr sektörü istihdam ve büyümeye katkı sağlayacak.
WindEurope tarafından yayımlanan, “Avrupa’da Rüzgâr Enerjisi ve Ekonomik İyileşme” başlıklı son raporun, rüzgâr enerjisinin hem makro hem de topluluk düzeyinde ekonomik faydalar sağladığını gösterdi.
Rapora göre, Avrupa’da kurulan her yeni rüzgâr türbini, ortalama 10 milyar avroluk ekonomik faaliyet üretiyor. Rüzgâr enerjisi Avrupa’da 300 bin iş imkânı sunarken, AB’nin Gayrisafi Yurtiçi Hasılası’na 37 milyar avro katkıda bulunuyor.
WindEurope’a göre, Avrupa hükümetleri 2030 planlarını yerine getirirse, istihdam olanakları 450 bine, ekonomik kazanç ise 50 milyar avroya yükselebilir.
AB, 2050 yılına kadar Avrupa elektriğinin yarısını rüzgârdan karşılamayı istiyor. Bu da hem günümüzde hem de 2050 yılına kadar karasal ve deniz rüzgâr enerjisinde büyük bir genişlemeyi gerektiriyor.
Bunu sağlamak ve rüzgâr enerjisinin tüm ekonomik potansiyelini ortaya çıkarmak için neler gerektiğini ele almak isteyen Wind Europe, 1-4 Aralık tarihleri arasında sanal bir konferans düzenliyor.
Rüzgâr enerjisindeki gelişmeleri kapsayacak konferansın konu başlıkları: teknoloji, piyasalar, finans, planlama, izinler ve hükümet politikaları olacak.
1 Aralık (Bugün) saat 09:30’da başlayan WindEurope yıllık konferansında, rüzgarın Yeşil Mutabakat’ı nasıl sağlayacağı ve ekonomik toparlanmaya nasıl yardımcı olabileceğini konularına odaklanılacak.
“Rüzgâr toparlanmanın merkezinde olmalıdır”
Konu ile ilgili değerlendirmede bulunan RWE Renewables CEO’su Anja-Isabel Dotzenrath, “Yeşil Anlaşma ile Avrupa, 2050 yılına kadar ilk iklim nötr kıta olma hedefini tanımladı. Rüzgâr enerjisi bu hedefe ulaşmak için çok önemli. Aynı zamanda ekonomik faaliyet ve gelir getirecek. Rüzgâr, tüm Avrupalılar için geleceğe dönük bir toparlanmanın merkezinde olmalıdır.” dedi.
2050 yılına kadar Avrupa’da kurulu olacak açık deniz rüzgar santrallerinin Avrupa’nın Yeşil Kurtarma paketleri için önemli olduğuna dikkat çeken Vestas Wind CEO’su Johnny Thomsen,
“Bu hedefe ulaşmak ve açık deniz rüzgâr enerjisine dayalı yeni bir enerji sistemi inşa etmek için endüstri, hükümet ve diğer tüm paydaşlar arasında yakın işbirliği gerekli. Temel zorlukların üstesinden gelinmesi gerekiyor. WindEurope’un konferansında yapacağımız gibi bilgi paylaşılabilir, dersler çıkarılabilir ve açık deniz rüzgâr enerjisini Avrupa’nın temiz enerji geleceğine enerji sağlamak için hazırlayabiliriz.” ifadelerini kullandı.