Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği(EİB), “SUSTAINEIBILITY TALKS” webinar serisinin üçüncü bölümünde, üretim süreçleri, sosyal sorumluluk ve yeşil fabrika projeleri ile Avrupa Yeşil Mutabakatı’na uyum süreci konuşuldu.
EİB Başkanı Burak Sertbaş, “Birlik olarak firmalarımızda sürdürülebilirlik alanında farkındalık oluşturmak geçen yıl olduğu gibi, bu yıl da temel hedeflerimizden biri. EİB Sürdürülebilirlik Günü adı altında her Perşembe döngüsel ekonomiden, enerji verimliliğine, iyi yönetim uygulamalarından Avrupa Yeşil Mutabakatı’na kadar birçok konuyu işlediğimiz eğitim serisine başladık. İlkini gerçekleştirdiğimiz eğitim başlığımız Sürdürülebilirlik Kavramı ve Özel Sektör Analizi.” dedi.
“Uyum sürecimizi hızlandırmalıyız”
Konfeksiyon ürünlerinin yüzde 85’inin geri dönüştürülemediği, doğada atık haline geldiğinden bahseden Sertbaş’a göre, bütün firmaların sürdürülebilirlikle ilgili çalışmalara başlaması gerekiyor.
Hazır giyim sektöründe Türkiye’nin ana pazarının Avrupa olduğu bilgisini veren Sertbaş,
“Yeşil Mutabakat kapsamında 2050 itibariyle sıfır karbon hedefiyle ilgili tedarikçilerinden beklediği sürdürülebilir üretim taahhütleri ve sosyal uygunluk standartları var. Hazır giyim ve konfeksiyon Türkiye’nin ihracatına en fazla katkı sağlayan sektörlerden biri. Bu yüzden uyum sürecimizi hızlandırmalıyız.” dedi.
Bu durumun bir gereklilik değil, zorunluluk olduğunu vurgulayan Sertbaş,
“Sürdürülebilirlik konusu bir şirket hedefi olarak değil, bir şirket kültürü olarak benimsenmeli. Walmart çalışan odasındaki içecek makinelerindeki ampulü kaldırarak senede 1 milyon dolar tasarruf etti. Aslında tasarruf küçük gibi gözüken yerlerden geliyor. Biz sürdürülebilirlik çalışmalarının yalnızca çevre ile sınırlı kalmasını istemiyoruz, sosyal sorumluluk konusunda işverenlerin farkındalığını artırmak bu etkinliklerdeki öncelikli amaçlarımızdan biri.” dedi.
Yöneticilere yeni düzene uyum sağlaması için eğitimler verilmeli
Sürdürülebilirliğin çalışan mutluluğundan tüketici mutluluğuna kadar her alanı kapsadığını, alt başlıklarından birinin de yönetim ve iletişimi bir araya getiren yönetişim olduğunu söyleyen Burak Sertbaş’a göre,
“Dünya değişiyor, bildiğimiz tüm düzenler değişiyor. İş hayatında yönetim anlayışı da değişiyor. Artık yönetim yok, yönetişim var. İşverenler ve yöneticiler olarak değişen düzene ayak uydurmak zorundayız ve kendimizi yönetişim konusunda geliştirmeliyiz. İş yerlerinde çalışanlara yönelik eğitimlerin yanı sıra, yöneticilerin de yeni düzene hızla uyum sağlaması için eğitimler düzenlenmeli. “