İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği (SKD Türkiye) tarafından 23 Şubat tarihinde çevrim içi düzenlenen “Sürdürülebilir Finans Forumu”nda finans sektöründeki önemli konu başlıkları ele alındı.
“Yeşil Dönüşüm ve Türkiye’ye Etkileri” başlıklı oturumda değerlendirmede bulunan Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Mehmet Ali Akben,
“Finans sektörü sürdürülebilir kalkınmaya geçiş sürecinde ekonomik kaynakların tahsisinde oynadığı kritik rol nedeniyle ayrıcalıklı bir konumda bulunuyor. Bu süreçte, bir yandan maruz kaldığı çevresel ve sosyal riskleri yönetmek mecburiyetindeyken diğer yandan da kaynakları doğru alanlara tahsis ederek negatif dışsallıkları sınırlandırmaya, pozitif dışsallıklar yaratmaya gayret ediyor.” dedi.
Akben’e göre, finans sektörünün karşı karşıya bulunduğu çevresel ve sosyal riskler “fiziksel riskler” ve “düşük karbon ekonomisine geçiş riskleri” şeklinde iki kategoride ele alınabilir.
Bu risklerin tek tek finansal kuruluşlar özelinde yaratabileceği olumsuz etkilerin yanında bir bütün olarak finansal sistemin istikrarı üzerinde de bir takım etkiler yaratma potansiyeli bulunuyor.
‘Çevresel ve sosyal risk yönetimi’ ve ‘yeşil finans’ uygulamalarının yaygınlaştırılmasının önemli olduğunu vurgulayan Akben’e göre, “Yeşil finans alanında, Türkiye’nin enerji bağımsızlığını sağlamak ve ödemeler dengesi açığını kapatmak açısından stratejik bir önceliğe sahip olan yenilenebilir enerji konusu, finans sektörü için önemli bir yatırım potansiyeli sunuyor.
Hem Türkiye’de hem de küresel düzeyde başta iklim değişikliği olmak üzere çevresel ve sosyal sorunlara duyarlı bireylerin ve kuruluşların oluşturduğu geniş bir yatırımcı kitlesinin olduğunu belirten Akben,
“Finans kesimimizin sürdürülebilir finans uygulamalarına ağırlık vermesiyle ve reel kesime bir anlamda yol göstermesiyle ülkemize bu kesimlerden hatırı sayılır ölçüde fon akışının sağlanabileceğini düşünüyoruz. Bir yandan yeşil bono, sosyal bono gibi yeni ve inovatif enstrümanların tasarrufları mobilize etmesi, diğer yandan da kalkınma odaklı uluslararası finansal kuruluşların artan ilgisi kronik tasarruf açığı sorunumuzu önemli ölçüde hafifletecek, ulusal kalkınmamıza ivme kazandıracaktır.” dedi.