Küresel sürdürülebilirlik danışmanlığı SYSTEMIQ tarafından yayımlanan Paris Anlaşması Etkisi (The Paris Effect) COP26 baskısı, tüm büyük sektörlerin 2030 yılına kadar maliyet açısından rekabetçi yeşil çözümler geliştirme kapasitesine sahip olduğu ve yeni karbon ağırlıklı altyapıya yatırım yapmak için artık anlamlı bir durum olmadığını gösteriyor.
Rapor, yüksek karbonlu yatırımların çok riskli olduğuna değinirken, önümüzdeki 25 yılda net sıfır bir enerji sistemi kurmanın, küresel ekonomi için 26 trilyon dolarlık net fayda sağlayacağını belirtiyor.
2010- 2016 yılları arasında Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC) Genel Sekreterliğini yapan Christiana Figueres, “Bu önemli 10 yıl için yön belirlendi. 1,5°C sınırında kalmak için karbonsuzlaştırma çabalarından geri adım atmayacağız. Paris Anlaşması’ndan bu yana önemli ilerleme kaydedildi ve yakında emisyon eğrisinin aşağı doğru gitmeye başladığını göreceğiz. SYSTEMIQ’in güncellenmiş raporu, The Paris Effect – COP26 baskısı, bize kilit sektörlerin dönüşümünün gerçekleştiğini ve artan hızla politika, teknoloji ve finans için erdemli bir döngü oluşturabileceğimizi gösteriyor.” dedi.
Raporda öne çıkan bulgular şu şekilde:
- Düşük karbonlu seyahate yönelik çözümlerin artık netleşmesiyle, yüksek karbonlu altyapı, önümüzdeki 10 yıllarda hızlı bir yapısal düşüş riski taşıyor ve yapılacak ilave yatırımları oldukça riskli hale getiriyor.
- Petrol projeleri için uzun dönemli borçlanma maliyetleri, yenilenebilir enerji yatırımlarına göre yüzde 3-5’e kıyasla şimdi yüzde 20’nin üzerinde; bu 80$/ton karbon vergisine eşdeğer ve enerji yatırımında bir dönüm noktasının başlamasına neden oldu.
- Hidrokarbon ve yenilenebilir projeler için sermaye maliyetlerindeki fark, son beş yılda yenilenebilir enerji lehine yüzde 10 oranında genişledi
- 131 ülke, geçen yıl yüzde 57 ve 2017’de sadece yüzde 6 olan ve bugün dünya emisyonlarının yüzde 73’ünü temsil eden net sıfır hedeflerine ulaşmayı taahhüt etti. Net sıfır hareketi, 3 binden fazla büyük işletme ve aynı hedefi benimseyen dünyanın en büyük 173 yatırımcısı ile endüstri genelinde de büyüdü.
- Geçen yıl boyunca, tüm yeni elektrik kapasitesinin yüzde 80’inden fazlası yenilenebilir enerjiden sağlandı ve yüzde 91’i yeni güneş ve rüzgar tesislerinden geldi. 2020’de elektrikli araç satışları, şu anda mevcut olan 330 tam elektrikli veya hibrit modelle, 3 milyon adet satışa veya küresel pazarın yüzde 4’üne yükseldi.
- Önümüzdeki 25 yılda net sıfır bir enerji sistemi kurmak, küresel ekonomi için 26 trilyon dolarlık net fayda sağlayacaktır.