Wind Energy dergisinde yer alan “Geleceğin Rüzgâr Santrali Üzerine Uzman Perspektifleri” başlıklı makalede, araştırmacılar, uzmanların rüzgâr türbinlerinin yüksekliğinin daha önce tahmin edilenden daha da fazla artmasını beklediklerini ve uygun rüzgar ve yerleşim bölgeleri konusunda santrallerin giderek daha az yerleşime sahip olduğunu keşfettiler.
Daha uzun türbinler ve bunlara eşlik eden daha büyük rotor çapları, daha fazla enerjinin yakalanmasını sağlar. En olası senaryoda, uzmanlar, yeni kurulan kara rüzgâr türbinleri için göbek yüksekliğinin, 2015 anketinde sunulan 115 metrelik tahmin yerine 2035’te 130 metreye ulaşacağını tahmin etti.
Uzmanlar, sabit dipli santraller için 1100 MW ve açık deniz rüzgârı için 600 MW’lık santral büyüklükleri bekliyorlar. Makalede tartışılan bu ve diğer birçok tasarım seçeneği, bugüne kıyasla 2035 yılına kadar yüzde 27 (karada) ve yüzde 17-35 (yüzer ve sabit tabanlı açık deniz) enerji maliyetlerinin seviyelendirilmiş maliyetini destekleyebilir. Yeni tesis tasarımları, örneğin pillerle proje hibridizasyonu ve hidrojen üretimi yoluyla rüzgâr enerjisinin şebeke hizmetini de geliştirebilir.