Federal Ekonomik İşler ve İklim Koruma Bakanlığı, Türkiye ve Almanya’dan ilgili tarafları uluslararası yeşil hidrojen projeleri için H2Global finansman programı hakkında bilgilendirmek için çevrimiçi bir bilgilendirme etkinliği düzenledi.
Alman Enerji Ajansı (DENA) H2 & Sentetik Enerji Kaynakları Çalışma Alanı Başkanı Eva Schmid, programın açılış konuşmasında Türk-Alman Enerji Ortaklığı kapsamında hidrojen özelinde karşılıklı fikir alışverişi ve iş birliği fırsatları olduğunu belirtti. Schmid, Türkiye’nin enerji sistemine yakınlığına bakıldığında ithalat ve yeşil hidrojen açısından destek sağlayabilecek potansiyeli olduğunu vurguladı.
Alman Federal Ekonomik İşler ve Enerji Bakanlığı’ndan Enerji Politikası Danışmanı Beatrix Massig, Almanya’nın uluslararası iş birliğinde ulusal hidrojen stratejisine yönelik bilgileri paylaştı.
Yeşil hidrojenin özellikle Almanya-Türkiye arasında potansiyel iş birliği yapılabilecek bir alan olduğunu belirten Massig, sanayinin ve ulaşımın dekarbonizasyonu için yeşil hidrojen kullanımının oldukça önemli olduğunu ifade etti.
Yeşil hidrojenin 2 yıl içinde çok dinamik bir alan olacağını söyleyen Massig, konuşmasına şöyle devam etti: “Yeşil hidrojen maviye göre daha rekabet edebilir durumda ve maliyetleri giderek daha düşük olacak. Sanayi ve ulaşım sektörleri konusunda farklı tedbirler alınacak ve önümüzdeki dönemde 2 milyar avroluk bir yatırım yapılacak. Şu anda gri ve fosil hidrojen kullanıyoruz ve bunu yeşil hidrojenle değiştirmek istiyoruz. Hedefler itibarıyla 2030’a kadar bunun karşılığı 28 TWsaat yeşil hidrojen anlamına geliyor. İthalat ihtiyacımız ise 82 TWsaat. Bu ihtiyacı da şimdiden Avrupa içindeki ve dışındaki ülkelerden karşılamak için çabalıyoruz. Bu kapsamda Avrupa dışındaki ülkelerle mevcut destek entstrümanlarımız var ve H2Global de bunlardan bir tanesi.”
“Savaş bize yenilenebilir enerjiler konusunda çok daha ciddi ve istikrarlı olmamız gerektiğini gösterdi.” diyen Massig, bunu sadece iklim koruma için değil aynı zamanda ülkenin enerji bağımsızlığını sağlamak için de yapılması gerektiğini belirtti.
Massig, bu doğrultuda Almanya’nın kömürden uzaklaşmaya başladığını ve petrol konusunda da ilerlemeler olduğunu söyleyerek, “Ancak doğal gazın en zor konu olduğunu söyleyebilirim. Yenilenebilir enerjiler konusunda çok daha hızlı hareket edip planlarımızı hayata geçirmemiz ve özellikle hidrojen konusuna önem vermemiz gerekiyor.” açıklamasını yaptı.
H2Global Proje Yöneticisi Emanuel Henrich ise proje hakkında bilgi verdi. 900 milyon avroluk bir bütçeden bahseden Henrich, bu desteğin yeşil hidrojen özelinde katma değer zincirinin sağlanması ve geliştirilmesi konusundaki çalışmalar için sunulacağını bildirdi.