Alman hükümeti Nisan ayında, 2030 yılına kadar yüzde 80 yenilenebilir enerji hedefi getiren ve 2035 yılına kadar yüzde 100’ü hedefleyen bir yasal paketi kabul etmişti.
Yeni 2030 hedefi, Almanya’nın karadaki rüzgâr enerjisi kapasitesinin iki katına çıkarak 115 GW’a artırılmasını gerektiriyor; bu, 38 nükleer santralin kapasitesine eşdeğer. Aynı zamanda bu, yıllık kapasite artışının beş kat artarak 10 GW’a çıkması anlamına da geliyor.
Ekonomi Bakanı Robert Habeck (Yeşiller Partisi) tarafından önerilen yeni yasa şunları öngörüyor:
- Almanya topraklarının yüzde 2’sinin en geç 2032 yılına kadar kara rüzgâr enerjisi için tahsis edilmesi (bugün bu oran yüzde 0,8).
- Daha kolay izin prosedürlerinin uygulanması çünkü “rüzgâr santrallerinin işletilmesi her şeyden önce kamu yararınadır ve kamu güvenliğine hizmet eder”.
- Rüzgâr santralleri ile konutlar arasındaki minimum mesafenin daha kolay azaltılması ve doğa koruma alanları için mesafe kurallarının düzenlenmesi.
Hükümetin kabine oylamasından sonra, parlamentonun, yaz tatilinden yani Temmuz ayının ilk haftasından önce paketi oylaması gerekiyor.
Konuyla ilgili açıklama yapan Almanya Friends of the Earth (BUND) Başkanı Olaf Bandt, Karasal Alanda Rüzgâr Yasası’nın mevcut taslağı, nihayet karasal alanının ortalama yüzde ikisinin rüzgâr türbinlerine sağlanmasını garanti ederek, enerji geçişinin tarihi bir dönüm noktası olabilir.” dedi.
Almanya Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) ise, Almanya’da daha fazla enerji bağımsızlığı yolunda bir kilometre taşı olmasını muhtemel olarak nitelendirdiği yasayla ilgili “Karasal Alanda Rüzgâr Enerjisi Yasası (WaLG), rüzgâr enerjisi için yeterli arazinin mevcut olmasını sağlayacak önemli ön koşullar yaratıyor ve kapasite artışı sonunda yeniden hız kazanabilir.” açıklamasını yaptı.