Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın, Türkiye’nin 2053’te net sıfır emisyona ulaşma hedefi esas alınarak hazırlanan ve bu kapsamda 2035’e kadar atılacak adımları içeren Türkiye Ulusal Enerji Planı yayımlandı.
2020-2035 döneminde 96,6 GW elektrik kapasitesinin devreye alınması planlanıyor.
Plana göre, söz konusu dönemde elektrik kurulu gücünde kesintili yenilenebilir enerji kaynaklarının payının yüzde 43,5’e, yenilenebilir enerji kaynaklarının payının yüzde 64,7 seviyesine yükseleceği hesaplanıyor.
Bu kapsamda, ülkenin rüzgâr enerjisi kurulu gücünün 2035’te 24,6 GW’ı karasal 5 GW’ı deniz üstü olmak üzere toplamda 29,6 GW olması hedefleniyor.
“Deniz üstü santrallerle hidrojen üretimi de yapılabilir”
Denizüstü Rüzgâr Enerjisi Derneği (DÜRED) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Veli Bilgihan Yaşacan, AA muhabirine, Türkiye’nin raporla birlikte ilk kez açıkladığı deniz üstü rüzgâr enerjisi kurulum hedefine ilişkin değerlendirmede bulundu.
Hedefin açıklanmasının sektör açısından önemli bir başlangıç olduğunu belirten Yaşacan, “Dernek olarak, atılan bu adımın ülkemizin deniz üstü rüzgâr enerjisi santrali konusunda bir tedarik üssü olmasına ve denizcilik sektörünün gelişmesine katkı sağlayacağını düşünüyoruz. İhale yapılacaksa hükümetler arası anlaşma veya çok firmalı konsorsiyumlar şeklinde yapılması doğru olacaktır. Bu doğrultuda DÜRED’in çalışmaları devam ediyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Yaşacan, deniz üstü santrallerle yeşil hidrojen üretiminin de yapılabileceğini vurgulayarak, şunları söyledi:
“Deniz üstü rüzgâr enerjisi Türkiye’nin kullanılmayan ancak büyük potansiyel barındıran bir alanı. Dünya genelinde enerjide iş modelleri ve ihtiyaçlar çerçevesinde yenilenebilir enerjide yeni yaklaşımlar deneniyor. Sadece rüzgârdan enerji üretmek değil, hidrojen üretiminde de rüzgâr kullanılıyor. Türkiye’de yeşil hidrojen üretiminde aktif olarak bu santraller kullanılabilir.”