Temiz enerji sürecinde deniz taşımacılığında sıfır emisyon için metanol kurtarıcı olacak

Yazar: Dr. İlker ŞENGÜLER/Yılmaden Holding

Yeraltı kömür gazlaştırma (UCG) ve yenilenebilir enerji metanol’ü temiz enerjiye geçişte büyük rol oynayacak: E-metanol fosilden arındırılması zor taşımacılık için olası bir çözüm olarak görünüyor.

Uluslararası Denizcilik Örgütü (International Maritime Organisation (IMO), Mart 2024’te Deniz Çevresini Koruma Komitesi’nin (Marine Environment Protection Committee / MEPC 81) toplantısında yaşam döngüsü değerlendirmesi (Life Cycle Assessment / LCA) kılavuzlarını kabul etti. Bu, Haziran 2023’te IMO’nun net sıfır hedeflerinin onaylanması ve Temmuz 2023’te FuelEU Maritime’ın resmi olarak kabul edilmesinin ardından geldi. Argus, denizcilikteki karbondan arındırmanın mevcut durumu üzerine değerlendirmeler yaparak, alternatif yakıtların karışımını ve yakıt kullanılabilirliği ve dolayısıyla hedefin gerçekleştirilmesi üzerindeki potansiyel kısıtlamaların bir analizini ortaya koyuyor.

Karbondan arınma hedeflerini karşılamak amacıyla temiz enerjiye geçiş yakıtı: Metanol

Temiz enerjiye geçiş yakıtı olarak LNG veya biyoyakıtların yokluğunda, en uygun olanı kısa ve orta vadeli dönemde metanol olarak karşımıza çıkmaktadır. Metanol, kimyasal formülü CH3OH olan renksiz, uçucu, yanıcı bir sıvıdır. Metanol, metanın hidrojenasyonu yoluyla elde edilir ve petrol endüstrisinde yanma ve kimyasal üretim için yaygın olarak kullanılır. Uluslararası deniz taşımacılığında kullanılan metanol yakıtlı gemi siparişlerinde, son dönemdeki artışlar endüstride büyük bir değişimin göstergesi olarak değerlendirilmektedir. Ancak bu gemi siparişlerinden uzun vadeli bir eğilim çıkarmak zor görünmektedir, çünkü önümüzdeki 2-3 yılın ötesini kestirebilmek ve öngörülerde bulunmak zordur.

Metanol, biyoyakıtların denizcilik sektöründe yaygın olarak uygulanmasını veya amonyağın güvenli olarak kullanılması yönünden önemli bir sentettik yakıt olarak görünmektedir. Ayrıca yakıt ikmali açısından da belirli avantajlara sahip olduğundan son derece çekicidir. Ancak, uzun vadede e-metanolün, özellikle amonyağı denizcilik sektörü için tek gerçekçi ölçeklenebilir seçenek olarak bırakan biyojenik CO2 gibi ham madde mevcudiyeti nedeniyle kısıtlanması ihtimali de gözden uzak tutulmamalıdır. Amonyak, yakıt olarak geliştirilmesinde e-metanolün birkaç yıl gerisindedir ve amonyağın güvenlik kaygılarının üstesinden gelinmesi zorunlu görünmektedir.

Bu aşamada piyasa katılımcıları, dünya çapında uygulamaya konulabilecek sıkı güvenlik önlemleri oluşturma sürecini başlatmak için 2024’te Singapur’da güvenlik denemelerini beklemektedir. Yapılan değerlendirmelerde, bu sürecin 1-2 yıl sürmesi ve temiz enerjiye yönelik olarak amonyak bağlamında atılacak adımların süreç tamamlandığında somutlaşması beklenmektedir.

https://lnkd.in/ddKiy2xJ