Avrupa Birliği’nin (AB) Temmuz 2021’de Yeşil Mutabakat ve Fit for 55 programı çerçevesinde aldığı karara göre, ithal ürünlerin karbon içeriklerine göre vergilendirilmesini öngören Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) hayata geçecek.
Düzenlemenin 2023-2026 arasında yalnız raporlamayı içeren hazırlık dönemi sonrasında kademeli olarak uygulamaya konması planlanıyor.
Öncelikli sektörler belirlendi
SKDM ilk etapta AB’ye ithal edilen alüminyum, çimento, elektrik, gübre ve demir-çelik için uygulanacak.
SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi tarafından hazırlanan SHURASTAT’ta yer alan bilgilere göre, SKDM kapsamındaki ürünlerde AB’ye en çok ihracat yapan ülkeler ve ihracat tutarları şu şekilde:
Tablo Kaynak: SHURASTAT
Türkiye alüminyum ve demir-çelikte AB’ye en fazla ihracat yapan üçüncü ülke
Türkiye söz konusu ürünlerde özellikle alüminyum ve demir-çelikte AB’ye en fazla ihracat yapan üçüncü ülke konumunda.
Türkiye’nin söz konusu ürünlerdeki toplam ihracatında AB’nin ağırlığı ise yüzde 50’nin biraz üstünde. Dolayısıyla bu ürünlerin ihracatında AB’ye bağımlılığı en yüksek dördüncü ülke konumunda. Bu ürünlerde AB pazarına ihracat Türkiye’nin toplam ihracatının yaklaşık yüzde 5’i seviyesinde.
SHURA’ya göre, yurtiçinde karbon fiyatlamasına geçilmesi ve kapsam dâhilindeki ürünlerin üretiminde karbon salımını azaltacak üretim teknolojilerine öncelik verilmesi SKDM’nin ihracat üzerindekini etkisini en aza indirecek.
Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD) tarafından yapılan ilk hesaplamalara göre sınırda karbon vergisi Türkiye’den ithal edilen alüminyum fiyatını yüzde 1-2, demir-çelik fiyatını yüzde 3-6, çimento fiyatını yüzde 12-24 artırabilir.
Karbon fiyatlaması olan ülkelerden AB’ye yapılan ihracatta, ürün fiyatlarına yansıyan karbon vergilerinin sınırda karbon vergisinden düşüleceği öngörülüyor.
Türkiye’nin de karbon fiyatlamasına geçmesinin AB pazarında rekabet gücünü artıracağını belirten uzmanlara göre, “Türkiye’de Paris Anlaşması’nın meclis gündemine alınacağının duyurulmasıyla birlikte iklim hedeflerinin revizyonu ve karbon fiyatlamasına geçişin hızlanması bekleniyor.”
SKDM kapsamında yapılan etki analiz çalışmalarının genişletilmesi, sanayinin rekabet gücüne yönelik politikaların geliştirilmesi ve karbon vergisi gelirlerinin enerji dönüşümüne yönlendirilmesinin önemine dikkat çeken SHURA, “Uzun dönemde enerji verimliliği ve karbon yoğun üretim alanlarında düşük karbonlu proseslere geçişin rekabet gücünde belirleyici olacağını” belirtiyor.