Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından 21-25 Şubat tarihleri arasında düzenlenecek olan İklim Şurası’nda Türkiye’nin 2053 Net Sıfır Emisyon ve Yeşil Kalkınma hedefi doğrultusunda kısa, orta ve uzun vadeli strateji, eylem, politika ve mevzuatların altyapısını oluşturacak.
Şura öncesinde Bakanlık tarafından düzenlenen sera gazı azaltımı, yeşil finansman ve karbon fiyatlama, iklim değişikliğine uyum, yerel yönetimler, göç ve adil geçiş ile bilim ve teknoloji konularında yapılan çevrimiçi komisyonlarda, iklim ve çevre alanında çalışan kurumların temsilcileri, Türkiye’nin net sıfır hedefine ulaşması için gerekli politika önerilerini sundu.
Avrupa İklim Eylem Ağı (CAN Europe), Greenpeace Akdeniz, İklim Değişikliği Politika ve Araştırma Derneği, Kömürün Ötesinde Avrupa (Europe Beyond Coal), Sağlık ve Çevre Birliği (HEAL), Sürdürülebilir Ekonomi ve Finans Araştırmaları Derneği (SEFiA), WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı), Yuva Derneği ve 350 Türkiye’nin yer aldığı imzacı kurumlar, Türkiye’nin belirlediği 2053 net sıfır emisyon hedefine ulaşabilmek için, 2030 yılına yönelik iklim hedeflerinin belirleyici olacağına dikkat çekerken, İklim Şurası’nda alınacak kararların aşağıdaki 10 talebi içermesi gerektiğini belirtiyor:
- Kömürden elektrik üreten yeni termik santrallerin kurulmaması; kömür madeni açma ve maden genişletme faaliyetlerinin gerçekleştirilmemesi
- Kömür başta olmak üzere, fosil yakıtlara yönelik teşviklerin derhal sonlandırılması
- 2030 yılına kadar kömürden elektrik üretiminin kademeli olarak sona erdirilmesi
- 2030 yılına kadar elektrik üretiminde yenilenebilir enerji kaynaklarının payının en az yüzde 75’e çıkarılması
- Emisyon üst sınırlarının 2053 net sıfır vizyonuyla uyumlu şekilde belirlendiği ve sektörleri emisyon azaltımına teşvik edecek seviyede bir karbon fiyatlandırma mekanizmasının devreye alınması
- 2030 yılına kadar denizlerde ve karada korunan alanların koruma niteliğinin artırılarak ülke yüzölçümündeki payının yüzde 30’a çıkarılması, bu kapsamda ormanların madencilik, turizm, enerji ve yapılaşma gibi faaliyetler için tahsis edilmesine son verilmesi ve özellikle kuraklık riski olan alanlarda artan ağaç kesimine son verilmesi
- İklim değişikliğiyle mücadele ve kentlerin uyumu için kentsel politikaların ve imar planlarının revize edilmesi, kentsel hizmetlerin karbonsuzlaştırılması
- Net sıfır bir ekonomiye geçişin sağlayacağı faydaların geniş kesimlere dağılmasını ve yeşil iş olanaklarının yaratılmasını sağlayacak, geçişten ekonomik olarak etkilenecek toplum kesimlerini geride bırakmayacak bir adil dönüşüm mekanizmasının tasarlanması
- Gıda sistemlerinin bir bütün olarak ele alınması, bu çerçevede 2030 yılına kadar, toprak sağlığını iyileştiren ve ekosistemi destekleyen uygulamalarla gıda güvencesinin ve güvenliğinin sağlanması ve tarım kaynaklı emisyonların azaltılması
- İklim değişikliği ile mücadele ve enerji yatırımlarının planlanması süreçlerinde halk sağlığının gözetilmesi ve önceliklendirilmesi.