Yenilenebilir enerjide 5 kat artış: Orta Doğu ve Kuzey Afrika 2030 temiz enerji hedeflerine yaklaşıyor

The Global Energy Monitor, Arap ülkelerinin üretimlerini beş kat artıran yeni projelerle, 2030 temiz enerji hedeflerine ulaşmanın eşiğinde olduğunu ortaya koyan yeni bir rapor yayınladı. Rapor, petrol ekonomisinin merkez üssünde, şebeke ölçeğinde güneş ve rüzgâr enerjisi kurulumlarını santral bazında belgeliyor.

Rapora göre, işletmede ve planlama aşamasındaki toplam 73 GW’lık kapasite, Arap Ligi 2030 yenilenebilir enerji hedeflerinin yüzde 91’ini oluşturuyor.

Yenilenebilir enerji kapasitesinin zirvesine yönelik bu yarış, bazı ülkelerde fosil yakıtlardan belirgin bir şekilde uzaklaşıldığını gösteriyor. Bölgedeki ilk üç ülke olan Umman, Fas ve Cezayir tarafından yürütülen 39,7 GW’lık güneş ve rüzgâr projeleri, planlanan yeni doğal gaz yakıtlı projelerin dört katından fazla.

Umman, yalnızca 0,3 GW’lık doğal gaz yakıtlı ve 0,04 GW’lık petrol yakıtlı santrale sahipken, planlama aşamasında veya inşaat halinde 15,3 GW’lık şebeke ölçekli güneş enerjisi projesine sahip. Fas ise, önümüzdeki beş yıl içinde, planlanan doğal gaz projeleri kapasitesinin altı katı olan 14,4 GW’lık şebeke ölçekli güneş ve rüzgâr projelerini hayata geçirmeyi planlıyor.

Planlanan şebeke ölçeğinde güneş ve rüzgâr kapasitesi artışları açısından bölgenin ilk beş ülkesi:

1. Umman (15.3 GW)
2. Fas (14.4 GW)
3. Cezayir (10.0 GW)
4. Kuveyt (9.6 GW)
5. Irak (5.8 GW)

İşletmedeki şebeke ölçeğinde güneş ve rüzgâr kapasitesi açısından ilk beş ülke:

1. Mısır (3.5 GW)
2. Birleşik Arap Emirlikleri (2.6 GW)
3. Fas (1.9 GW)
4. Ürdün (1.7 GW)
5. Suudi Arabistan (0.78 GW)

Planlanan 114 güneş enerjisi projesi ve 45 rüzgâr projesinin ölçeği oldukça büyük: bölgedeki potansiyel güneş enerjisi tesislerinin ortalama boyutu, dünyanın geri kalanındakilerin dört katından fazla ve ortalama rüzgar santrallerinin boyutu, dünyanın geri kalanındakilerin bir buçuk katından daha fazla.

Küresel Rüzgar Enerjisi Takipçisi (Global Wind Power Tracker) Proje Müdürü Ingrid Behrsin, “Petrol ekonomisinin merkez üssünde yenilenebilir enerji patlaması şekilleniyor. Bu dönüşüm, dünyanın geri kalanına petrol ve gaz üreten ülkelerin bile yenilenebilir kaynakları benimsediğine dair güçlü bir sinyal göndermeli.” diyor.

Küresel Güneş Enerjisi Takipçisi (Global Solar Power Tracker) Proje Müdürü Kasandra O’Malia ise, “Orta Doğu ve Kuzey Afrika, rüzgâr ve güneş enerjisi gelişimi için her zaman muazzam bir potansiyele sahipti ancak bu ülkelerin yenilenebilir enerjiler lehine fosil gazdan kaçındığını ve bu ölçekte olduğunu görmek çok etkileyici.” açıklamasını yapıyor.