BM Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO) iklim stratejisini iyileştirmek üzere 20-24 Mart tarihlerinde Londra’da bir dizi Oturumlar Arası Çalışma Grubu Görüşmeleri (ISWG-GHG-14) için bir araya geldi. IMO, şu anda 2050 yılına kadar deniz taşımacılığından kaynaklanan emisyonları yarıya indirmeyi hedefliyor ve bu hedefi Temmuz 2023’e kadar artırmayı taahhüt ediyor.
Türkiye de dahil olmak üzere 45 ülkenin 2050 yılına kadar denizcilik sektöründe net sıfır emisyon hedefini desteklemesi dikkat çekti.
Geçtiğimiz ay, Uluslararası Havacılık Teşkilatı (ICAO) nezdinde 10 yılı aşkın süredir Türkiye Cumhuriyeti Daimi Temsilcisi olarak görev yapan Suat Hayri Aka, IMO’nun en üst düzey görevi olan Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO) Genel Sekreterliği için Türkiye’nin adayı olarak belirlenmişti.
Temiz Deniz Taşımacılığı Koalisyonu’ndan John Maggs: “Türkiye’nin ‘2050’ye kadar net sıfır denizcilik’ kulübüne katılmasını memnuniyetle karşılıyoruz ancak bu tek başına küresel ısınmayı tehlikeli seviyelerin altında tutmayacaktır. Bunun için denizcilik de dahil olmak üzere tüm sektörlerden kaynaklanan emisyonların 2030’dan önce hızla düşmesi gerekiyor ve IMO’da üst düzey görevlerde gözü olan herkes en azından bu konuda taahhütte bulunmalıdır.” dedi.
Seas At Risk’ten Lucy Gilliam, “Suriye ve Türkiye’de yakın zamanda yaşanan trajik olaylar bize, yıkıcı depremlerden iklim değişikliğinin neden olduğu sel, deniz seviyesinin yükselmesi ve muson mevsimlerinin giderek şiddetlenmesi gibi aşırı olaylara kadar doğal afetlerin ne kadar yıkıcı ve öngörülemez olabileceğini gösteriyor. Türkiye’nin, dünyanın başka yerlerinde gelecekte yaşanabilecek felaketleri önlemek için deniz taşımacılığının iklim değişikliğindeki rolünü ele almaya başladığını görmek cesaret verici, ancak daha fazlasının yapılması gerekiyor. Türkiye, 2030 yılı için yüzde 50 emisyon azaltım hedefini desteklemelidir.” dedi.
45 ülke, 2050’ye kadar sıfır emisyon hedefinin benimsenmesini desteklerken, giderek artan sayıda ülke de 2030 (37 ülke) ve 2040 (43 ülke) için ek emisyon azaltma hedefleri için ısrarcı oldu. Daha küçük ancak ısrarcı 13 ülkeden oluşan bir grup ise IMO’nun hedefinde herhangi bir artışa karşı çıkıyor.
IMO deniz taşımacılığı eylemi için en iddialı öneri ABD, Birleşik Krallık, Kanada ve yüksek iddialı Pasifik ülkeleri tarafından ortaya atıldı ve denizcilik kaynaklı emisyonlarının yaşam döngüsü bazında 2008 baz yılına kıyasla 2030 yılına kadar en az yüzde 37 ve 2040 yılına kadar yüzde 96 oranında azaltılması çağrısında bulunuyor. Bu hedefler, Paris Anlaşması tarafından belirlenen 1,5°C iklim ısınma sınırı ile uyumlu Bilim Temelli Hedefler (STBi) dekarbonizasyon yoluna dayanıyor.
Uluslararası Denizcilik Örgütü, şu anda 2050 yılına kadar gemilerden kaynaklanan emisyonları sadece yarıya indirmeyi hedefleyen iklim stratejisini gözden geçirme sürecinde ve bu hedefi Temmuz 2023’te yapılacak zirvede (MEPC 80) hedefi artırmayı kabul etti. Müzakereler Haziran ayında devam edecek.
Ülke pozisyonlarına genel bakış:
- 45 ülke ‘2050’ye kadar Sıfır’ seçeneğini destekledi: AB27, ABD, Birleşik Krallık, Kanada, Japonya, Fiji, Marshall Adaları, Solomon Adaları, Vanuatu, Meksika, Norveç, Bahamalar, Yeni Zelanda, Avustralya, Kiribati, Tonga, Panama, Cook Adaları, Türkiye
- Ek 2030 hedefi lehine 37 ülke: AB27, ABD, Birleşik Krallık, Kanada, Fiji, Solomon Adaları, Marshall Adaları, Tuvalu, Kiribati, Tonga, Singapur
- 43 ülke ek bir 2040 hedefi lehinde görüş bildirdi: AB27, Birleşik Krallık, ABD, Kanada, Japonya, Fiji, Marshall Adaları, Solomon Adaları, Vanuatu, Meksika, Singapur, Norveç, Tuvalu, Tonga, Yeni Zelanda, Kiribati, Singapur
- 13 ülke daha yüksek bir hedefe karşı çıktı: BAE, Arjantin, Ekvator, Çin, Hindistan, Bangladeş, Brezilya, Suudi Arabistan, Mısır, Uruguay, Peru, Rusya Federasyonu, Güney Afrika.