Kömürden kaynaklanan emisyonların hızla azaltılmasının 1,5 C hedefine doğru ilerlemek için en acil önceliklerden biri olduğunu ve bu zorluğun üstesinden gelmenin ilk adımının yeni kömür inşasına son vermek olduğunu kabul eden 25 ülke ve AB, Yeni Kömüre Hayır (No New Coal) için Eylem Çağrısı’nı başlatıyor. Bu ilk imzacılar, enerji sistemlerinde yeni ve karbonu tutulmayan kömürü içermeyen ulusal iklim planlarını sunma taahhüdünü açıklıyor ve diğer ülkeleri de aynısını yapmaya çağırıyor.
Bu planlara örnek olarak Paris Anlaşması kapsamındaki bir sonraki Ulusal Katkı Beyanları (NDC’ler), bunlara eşlik eden “açıklık, şeffaflık ve anlayış için bilgiler” (Information for Clarity, Transparency, and Understanding, ICTU), uzun vadeli stratejiler, uygulama planları veya enerji planları verilebilir. Bu durum, Paris Anlaşması kapsamındaki ilk küresel değerlendirmenin hedeflerini gerçekleştirmek üzere yerel politikaları uygulamaya koyma konusunda artan ivmeyi gösteriyor.
Günün dikkat çeken ülkesi, ilk kez yeni kömürlü termik santraller inşa etmeyeceğini taahhüt eden Avustralya oldu. Avustralya, Endonezya’dan sonra dünyanın en büyük ikinci kömür ihracatçısı. Avustralya’nın yeni kömür santrali yapmama taahhüdünden sonra, OECD ülkeleri içerisinde sadece Japonya ve Türkiye hala yeni kömür santrali inşa eden ülkeler olarak yer alıyor.
Kömür Sonrası Enerji İttifakı (Powering Past Coal Alliance, PPCA) işbirliğiyle yapılan çağrı, dönüşüm için gerekli olan finansmanın sağlanmasında, yeni kömür yapılmayacağına dair verilecek kararların yatırımcılar nezdinde çok etkili olduğunun altını çiziyor.
Türkiye de eylem çağrısı kapsamında “Yeni Kömüre Hayır” kararını açıklamaya davet edilen öncelikli ülkeler arasında yer alıyor.
Sürdürülebilir Ekonomi ve Finans Araştırmaları Derneği (SEFiA) Direktörü Bengisu Özenç, “Türkiye’nin bundan tam 1 ay önce açıklamış olduğu güneş ve rüzgâr kurulu gücünü 2035’e kadar 4 katına çıkarma hedefi, önümüzdeki dönemde enerji arzına eklenecek yeni bir termik kapasitesine ihtiyaç duyulmayacağını açıkça ifade ediyor. Yenilenebilir enerji alanındaki bu ilerlemeyi memnuniyetle karşılarken, Türkiye’nin ‘Yeni Kömüre Hayır’ çağrısına destek vererek enerji dönüşümünün yönü konusundaki kararlılığını göstermesini ve uluslararası iklim diplomasisinde güç kazanmasını bekliyoruz.” dedi.