Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF) Accenture ve Boston Consulting Group’un (BCG) katkılarıyla hazırladığı raporlarda, iklim tehlikelerini ele almayan şirketlerin 2035 yılına kadar yıllık kazançlarının yüzde 7’sini kaybedebileceği belirtiliyor.
Raporda, aşırı sıcaklıklar ve diğer iklim kaynaklı tehlikelerin, halka açık şirketlerin yıllık sabit varlık kayıplarını 2035 yılına kadar 560-610 milyar dolar seviyelerine çıkarabileceği öngörülüyor. Telekomünikasyon, kamu hizmetleri ve enerji şirketleri bu kayıplara karşı en savunmasız sektörler arasında yer alıyor. Ayrıca, karbon emisyonlarını azaltmayı başaramayan şirketlerin, küresel iklim düzenlemeleri sıkılaştıkça geçiş riskleriyle karşılaşacağı ve karbon fiyatlandırmasının tek başına kazançların yüzde 50’sine kadarını silebileceği ifade ediliyor.
İklim adaptasyonu ve dayanıklılık yatırımları, şirketlere önemli geri dönüşler sağlıyor. CEO İklim Liderleri İttifakı’nın raporuna göre, iklim dayanıklılığına yatırılan her 1 dolar, 19 dolarlık önlenebilir kaybı engelleyebiliyor. Raporda, hızlı bir dönüşüm senaryosunda çoğu endüstrinin emisyon maliyetlerinin yüzde 50’sinden fazlasını ekonomik olarak azaltabileceği vurgulanıyor.
İklim riskleri büyürken, yeşil pazarların 2024’te 5 trilyon dolardan 2030’a kadar 14 trilyon dolara çıkması bekleniyor. Alternatif enerji, sürdürülebilir ulaşım ve tüketici ürünleri gibi sektörlerin, rekabet avantajı sağlamak isteyen şirketler için önemli fırsatlar sunduğu ifade ediliyor.
Dünya Ekonomik Forumu Genel Müdürü Gim Huay Neo, işletmelerin çevre dostu dönüşümlerle hem toplulukları destekleyebileceğini hem de uzun vadeli sürdürülebilir operasyonlar inşa edebileceğini belirtti.
İklimle ilgili risklerin aynı zamanda büyüme fırsatları sunduğunu belirten rapor, iş dünyasına dayanıklılık stratejileri geliştirmeleri ve karbonsuzlaşma süreçlerini hızlandırmaları için bir yol haritası sunuyor.